SAĞLIK EĞİTİMİSağlık Eğitimi

OKUL SAĞLIĞI

İnsan yaşamı içinde okul çagı neden özel bir dönemdir?

Okul çağı çocukların büyüme ve gelişme dönemidir. Bu dönemde erken fark edilen büyüme-gelişme bozukluklarının önüne geçmek daha kolaydır.

Okulda çocuklar toplu halde bulundukları için bulaşıcı hastalıkların görülme ve yayılma hızı daha fazla olabilir, ancak toplu halde bir arada bulunmalarının iyi bir yönü aşılama gibi koruyucu önlemlerin daha kolayca alınabilmesidir.

Başarılı bir eğitim için öğrencinin sağlıklı olması temel kosuldur. Görme ve işitme gibi bazı bozukluklar erken tanınıp tedavi edilirse ögrencinin başarılı olmaşansı artar.

Okul genellikle çocukların korunaklı yuvalarından çıkıp toplum içine girdikleri ilk yerdir, bu durumun yaratacağı ruhsal ve sosyal sorunlar için çocuk desteklenmelidir.

Çocukluk dönemi sağlık alışkanlıklarının geliştirilmesi için de uygun bir dönemdir. Sağlıklı bilgi, tutum ve davranışları geliştiren öğrenciler çevrelerindeki bireyler için de eğitici olabilirler.

Okul sağlığı hizmetleri; ögrencilerin sağlığını degerlendirmek, korumak ve geliştirmek için yapılan çalışmaların tümüdür. Böylece sağlıklı okul yaşamı sağlanır ve sürdürülürken bir yandan da öğrenciler aracılığıyla topluma sağlık eğitimi verilmiş olur.

Okulda verilebilecek sağlık hizmetleri nelerdir?

1. Akut hastalıklara yaklaşım

Okulda sık görülebilen kanama, solunum yetmezliği, bayılma, konvülziyon, alerjik reaksiyonlar, yanıklar, zehirlenmeler, kafa travmaları, üst solunum yolu enfeksiyonları, deri enfeksiyonları, ishal, kusma, karın ağrısı, burkulma, kırık, çıkık gibi ani durumlarda yapılan ilkyardım girişimleridir. Bulaşıcı hastalıkların ortaya çıkması da akut yaklaşım gerektirir. Öğretmen sık görülen bazı bulaşıcı hastalıkların belirtileri ve bulaşma yolları konusunda bilgilendirilmeli, hastalık ortaya çıktığında hemen okul sağlığı ekibine haber vermelidir. Bulaşıcı hastalık ortaya çıktığında hasta olan ögrenci bulaşıcılık dönemi bitene kadar okula gelmemeli, ancak diger ögrenciler okula gitmeli, okul kapatılmamalıdır.

2. Süregen hastalıklara yaklaşım

Okulda süregen hastalığı olan çocukların olması durumunda bu hastalığın çocuk, aile ve eğitim üzerindeki etkileri ile mücadele etmek gerekir. Örneğin astımlı bir çocukta çevre kontrolü ve enfeksiyonların önlenmesi; diabetli bir çocukta kanşekerinin izlenmesi ve hastanın uyumunun geliştirilmesi; epileptik bir çocukta ise atakların önlenmesi ve kazalardan korunması için çaba harcanmalıdır.

3. Sağlığın değerlendirilmesine yönelik çalışmalar

A. Okula giriş muayeneleri

Öğrencilerin sağlık durumunu değerlendirmek için her yıl tam bir fizik inceleme yapılması muayene edilecek öğrenci sayısını çok arttırmaktadır. Bu yüzden incelemenin niteliği düşmekte, ayrıca saptanan hastalığın tedavisine zaman kalmadığından öğrenciyi daha iyi bir sağlık düzeyine getirme amacına ulaşılamamaktadır. Okul çağındaki çocuklar genelde sağlıklıdır. Bir kaza ya da özel bir hastalık söz konusu olmazsa 3-4 yıl içinde sağlık durumlarında önemli değişiklikler olmaz. Bu nedenle okula giriş ve çıkışta tam bir fizik inceleme, ara yıllarda ise belirli bazı sağlık sorunlarına yönelik çalışmalar yapılmasının uygun ve yeterli olacağı görüşü benimsenmiştir.

Fizik muayeneye başlamadan önce, öğrencilere muayenelerin ne olduğu anlatılmalı, korkuları giderilmelidir. Muayene için okulda önceden bir yer hazırlatılmalı ve bu odanın sıcaklığı, aydınlığı yapılacak iş için uygun olmalıdır. Öğrenciler içeriye birer birer alınmalı, böylece hem birbirlerinden utanmaları, hem de görme, işitme gibi kendilerinin yorum yapacağı testlerde birbirlerini yanıltmaları önlenmelidir. Okul sağlığı ekibindeki hekimin görevi öğrencinin nörolojik gelişimini değerlendirmek ve tam bir fizik inceleme yapmaktır. Muayenede yer alan boy, kilo ve kan basıncı ölçümleri, görme ve işitme testleri, PPD, ruhsal sorun saptama anketleri gibi bazı işlemler hemşire tarafından yapılabilir. Okul sağlığı hemşiresinin çok önemli bir diğer görevi öğrencilerin sağlık kayıtlarını tutmak, ileri inceleme ve tedavi için gönderilen öğrencilerin gerekli tedavilerinin yapılıp yapılmadığını izlemektir. Çocuğun muayenesi sırasında öğretmen mutlaka bulunmalıdır, çünkü öğrencilerin güvendikleri ve onları yönetecek en uygun kişidir. Öğretmen ayrıca saptanan bozuklukların tedavisinin izlenmesinde (örneğin göz bozukluğu saptanan bir öğrenciye gözlük alınması gibi) de okul sağlığı ekibinin önemli bir parçasıdır. Çocuğun anne-babası da sağlık ekibine çocuklarının sağlık durumunu en iyi anlatabilecek ve saptanacak hastalıkların tedavisini sağlayacak kişiler olduklarından, olanaklıysa ekibe katılmalıdırlar.

Okul yaşlarında görülen başlıca sağlık sorunları diş çürükleri, görme ve işitme kusurları, büyüme ve gelişme gerilikleri, ruhsal uyumsuzluklar, anemi, süregen kulak, burun, boğaz hastalıkları, inmemiş testis, pes planus ve skolyoz gibi ortopedik bozukluklar, uyuz ve bit gibi bulaşıcı enfestasyonlar ve kazalardır. İlk incelemede bu sağlık sorunlarının olup olmadığını ortaya çıkaracak dikkatli bir inceleme yapılması önemlidir.

B- Tarama programları

Okul yılları boyunca ortaya çıkabilecek ve eğitimi engelleyebilecek görme, işitme bozuklukları vb. gibi sorunlara yönelik tarama muayenelerinin her yıl ya da 1-2 yıl ara ile yinelenmesi gerekebilir. Bu incelemeler sonucunda hastalık kuşkusu olan öğrencilerin konunun uzmanı tarafından yeniden değerlendirilmeleri sağlanır.

a. Görme taramaları: Görme kusuru olan öğrencilerle olmayanlar arasında okul başarısı yönünden farklar vardır. Görme kusurunun erken saptanıp düzeltilmesiyle bu fark ortadan kaldırılabilir. Görme taramaları Snellen eşeli kullanılarak yapılır. Görmesi 8/10’un altında olanlar kuşkulu görme kusuru olarak değerlendirilip uzmana gönderilir.

b. İşitme taramaları: İşitmenin ölçülmesinde fısıltı testi, saat testi gibi basit yöntemler kullanılabilecegi gibi, hava iletimini ölçen pür ton odiyometri gibi daha güvenilir yöntemlerden de yararlanılabilir. Bu aygıtların taşınabilir olanları okul taramalarında kullanılabilir. Öğrencinin kulaklarından birinde 20 desibellik kayıp varsa uzmana gönderilir.

c. Diş sağlığı taramaları: Diş çürüklerinin erken tanınıp tedavi edilmesi o dişin kaybını önlediği gibi, vücuttaki bir enfeksiyon odağının da ortadan kalkması demektir, ayrıca bu taramalar sırasında bir diğer diş sağlığı sorunu olan oklüzyon bozuklukları da saptanabilir.

d. Büyüme ve gelişme taramaları: Öğrencilerin boy ve ağırlıkları her yıl ölçülmeli, gelişiminde gerilik saptananlar ileri incelemeler için sevk edilmelidir.

4. Sağlığın korunması ve geliştirilmesine yönelik çalışmalar:

a. Bağışıklama: Bebeklikte başlanan aşıların pekiştirme dozlarının okul çağında yapılması, ögrencilerin toplu olarak bir yerde bulunması nedeniyle sağlık çalışanlarına kolaylık sağlamaktadır. Ülkemizde ilkokul 1. sınıfta Td, OPV, kızamık ve PPD (-) olanlara BCG; ilkokul 5. sınıfta ise Td yapılmaktadır.

b. Beslenme: Öğrencilerin beslenme programlarının yeterli ve dengeli, sağlık kurallarına uygun olması okul sağlığı ekibinin denetiminde olmalıdır.

c. Taşıyıcıların araştırılması: Okul çalışanlarının B hepatiti, salmonella, tüberkuloz yönünden taranması, özellikle kantin ya da yemekhanesi olan okullar için çok önemlidir.

d. Spor etkinlikleri: Öğrencilerin bedensel ve ruhsal gelişimine olumlu katkıları olduğu için spor etkinlikleri desteklenmeli, beden eğitimi derslerine katılmama raporları çok dikkatle verilmelidir.

e. Sağlık eğitimi: Sağlık için temizliğin önemi, kazalar ve hastalıklardan korunma, ilkyardım, sigara ve alkolün zararları ve cinsel eğitim gibi konularda öğrencilere eğitim verilebilir. Bu eğitimin öğretmen tarafından verilmesi ve sağlık çalışanlarının danışmanlık görevi yapması daha uygundur.

f. Çevre sağlığı hizmetleri: Okulda sağlıklı çevre, okul binasının, oyun alanlarının, mutfak ve tuvaletlerin, ısıtma, havalandırma, aydınlanma gibi durumların sağlığa uygun koşullarda olmasıdır. Sağlık için temiz ve yeterli içme ve kullanma suyu sağlanmalıdır. Okulda sağlık hizmetini yürütenlerce okul ve çevresinin kazalara karşı korunma yönünden uygunluğu da kontrol edilmeli ve gerekli olan düzeltmeler yapılmalıdır. Öğrencilere sağlıklı bir çevrede yaşama bilinci aşılanmasının aynı zamanda çok önemli bir sağlık eğitimi de olduğu unutulmamalıdır.

Okul sağlığı ekibi kimlerden oluşmalıdır?

Okul sağlığı ekibi en az bir hekim, bir hemşire, öğretmen ve olanaklıysa anne-babadan oluşur. Olanaklar elveriyorsa diş hekimi, rehberlik uzmanı, psikolog, sosyal çalışmacı gibi çalışanların da katılması ekibin niteliği ve verimini arttırır.

Ülkemizde okul sağlığı hizmetleri il ve ilçelerde Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı sağlık eğitim merkezleri, köylerde ve küçük yerleşim merkezlerinde ise sağlık ocakları tarafından yürütülmektedir.

Okul sağlık kayıtları nasıl tutulmalıdır?

Her öğrenci için, okul hemşiresi tarafından, öğrencinin sağlık durumunu gösteren bir kayıt tutulmalı; bu kayıtta okul öncesi dönemindeki sağlık bilgileri, okul döneminde konan tanılar ve yapılan tedaviler yer almalıdır. Öğrenci okul değiştirdiğinde bu kayıtlar yeni okuluna gönderilmelidir.

Bu kayıtların sonuçlarının yılda bir kez ilgili sağlık ve eğitim kurumlarına gönderilmesi, daha verimli okul sağlığı hizmetlerinin yapılmasına, dolayısıyla okul sağlığının gelişmesine katkıda bulunacaktır.

Hazırlayan: Uzm. Dr.Figen Şahin
Gazi Ü. Tip F. Çocuk Sağ. ve Hast. Anabilim Dalı