‘SARS GÜNDEMDEN DÜŞTÜ AMA TEHLİKE GEÇMEDİ’
Soğuk havalarda üst solunum yolu enfeksiyonun artmasıyla birlikte SARS vakalarının da yeniden artabileceğine dikkat çekildi.
Geçen kış ve bahar aylarında özellikle Uzakdoğu ülkelerinde yoğun şekilde görülen ve tüm dünyayı sarsan ‘akut solunum yolu sendromu’ (SARS), damlacık yolu veya öksürük, aksırık ve hapşırık gibi yollarla bulaşıyor.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Bakteriyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Doğanay, ani gelişen ciddi solunum yetmezliği sendromu olarak tanımlanan SARS hastalığının gündemden düşmesinin, tehlikenin bittiği anlamına gelmeyeceğini belirtti.
“TEHLİKE DURAKLADI”
SARS vakalarının mayıs-haziran döneminde azalacağının ve temmuz- ağustos döneminde duraklayacağının önceden tahmin edildiğini anlatan Doğanay, Dünya Sağlık Örgütü’nün 26 Eylül tarihli raporuna göre, dünyadaki SARS vakasının 8 bin 98 olduğunu, bunun 774’ünün ölümle sonuçlandığını kaydetti.
Havaların soğuması sonucunda üst solunum yolu enfeksiyonlarının artmasıyla birlikte, SARS vakalarının da yeniden artabileceğini ifade eden Prof. Dr. Doğanay, şunları söyledi: “SARS tehlikesi bitmedi, sadece durakladı. Bu duraklama zaten önceden tahmin ediliyordu. Sıcak havalarda üst solunum yolu enfeksiyonlarının az görülmesi, insanların toplu olarak aynı mekanlarda daha az bulunması ve ülkelerin aldığı ciddi önlemler nedeniyle SARS vakası durakladı. Ancak, bu mevsimde hava sıcaklıklarındaki ani değişiklikler, üst solunum yolu enfeksiyonlarının artmasına neden oluyor. Damlacık yolu veya öksürük, aksırık ve hapşırık gibi yollarla bulaşan SARS hastalığının da bu mevsimde yeniden yaygınlaşması ihtimali var. Özellikle SARS vakalarının yoğun olarak görüldüğü Uzakdoğu ülkelerinde SARS tehlikesi yeniden alevlenebilir.”
‘ÖNLEMLER İHMAL EDİLMEMELİ’
SARS hastalığının yoğun olarak görüldüğü dönemde daha çok doktor, hemşire, sağlık teknisyeni ve tıp öğrencileri arasında yayıldığına dikkati çeken Doğanay, özellikle sağlık kuruluşlarında SARS vakasına karşı alınan önlemlerin ihmal edilmemesi gerektiğini kaydetti. Doğanay, şöyle devam etti: “Hastalığın yoğun olarak görüldüğü dönemde Türkiye’de herhangi bir vaka görülmedi. Ancak, bu durum tehlike olmadığı anlamına gelmez. Türkiye, dünyanın birçok ülkesiyle yakın ilişkileri olan bir ülkedir. Yabancı ülkelerle bu kadar yoğun ilişki içinde olan bir ülkede, solunum yoluyla bulaşan SARS hastalığının yayılması ihtimali yüksektir. Dünyanın neresinde olursa olsun, ortaya çıkan bir SARS vakası, insanlar arasındaki ilişkilerin bu kadar yoğun olduğu günümüzde tüm dünya ülkeleri ile birlikte Türkiye’yi de tehdit edebilir.”
