KANSERE KARŞI BİYOTEKNOLOJİ ÜRÜNÜ İLAÇLAR
‘Rekombinant DNA teknolojisi’ de denilen yöntemle elde edilen biyoteknolojik ilaçlar, tedavide tam hedefi vurdukları için ‘sihirli mermi’ diye nitelendiriliyorlar.
Roche İlaç Firması’nın Non-Hodgkin lenfomanın (NHL)‘rituximab’ etken maddeli MabThera adlı biyoteknolojik ilacı önümüzdeki ay içinde Türkiye’de de piyasaya verilecek.
Roche İlaç Firması, Almanya Penzberg’deki Avrupa’nın en büyük biyoteknolojik üretimin tesisinde yaptığı basın toplantısında, gerek kanser gerekse destek tedavilerinde en ön sırada yer almayı hedeflediklerini açıkladı. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Franz Humer, hastalığın oluşum nedeninin araştırılması ve buna yönelik tedavi stratejisinin belirlenmesi felsefesini benimlediklerini açıkladı.
Toplantıda, firmanın piyasada olan ve halen araştırma safhasındaki ürünleri sunuldu.
Bu konuda hazırlanmış bazı biyoteknolojik ürünler şunlar:
MabThera (rituximab): Non-Hodgkin, melanoma ve akciğer kanserinden sonra en hızlı artan üçüncü kanser türü. Firmanın MabThera adlı ilacı, bu hastalık için kullanılan ilk biyoteknolojik ürün. MabThera, ‘sihirli mermi’ diye isimlendiliyor. İlaç, kanser hücreler olan B hücreleri üzerindeki CD20 antijenini bulup ona bağlanıyor ve öldürüyor. Ölen kanser hücresinin yerini normal hücreler alıyor.
Herceptin (trastuzumab): Meme kanseri hastası kadınların yüzde 35-40’nda HER2 denilen ve tümörün hızlı büyümesinden sorumlu reseptörün (algılayıcı) bulunduğu saptandı. Bu ilaç direkt olarak HER2’yi hedefliyor ve bloke ediyor. İlacın Türkiye’de yıl sonunda piyasaya verilmesi planlanıyor. İlacın hayatta kalım süresini artırdığı kanıtlandı. İlacın erken safhadaki etkinliğini ortaya koyma amaçlı araştırmaya başlandı.
Xeloda (capecitabine): Bu hem yayılmış meme hem de kolon kanserinde kullanılan ilk oral kemoterapi ajanı. 2 ay sonra Türkiye’de de piyasaya verilmesi planlanıyor. Tek başına verilebildiği gibi tamoksifenle de birlikte kullanılabiliyor. Kanser hücresini öldürüyor.
Ayrıca araştırması süren ‘Tarceva’ adlı biyoteknolojik bir ürün de bekleniyor. Bu ilaç akciğer, meme ve over kanserine yönelik. Ağızdan kullanılıyor. Firma, kansızlık, bulantı, kusma, kemik yoğunluğunda azalma gibi kemoterapiye bağlı gelişen sorunların tedavisine yönelik de biyoteknolojik ürünler üretiyor.
Önce insan hücrelerinden gen izole ediliyor. İzole edildikten sonra genlerin kodladığı protein yapısı elde ediliyor. Rekonbinant DNA teknolojisi ile genin yapısı bakteriye yükleniyor. Bakteri en hızlı çoğalan canlılardan biri. Genetik kod bakteride çoğalıyor. Özetle insandan elde edilen protein kopya ediliyor. Bu ilaçlar, tedavi felsefesini değiştirdi. Örneğin klasik yöntemlerle üretilen kemoterapi ajanları kanser hücrelerinin yanında, normal hücrelere de zarar veriyor. Yan etkileri de fazla. Biyoteknolojik ilaçların yan etkileri ise daha az. Artık hastalık, değil hasta tedavi ediliyor. Kanserde riski artıran, örneğin protein bulunuyor. Buna yönelik yani daha spesifik ilaç kullanılıyor. Bir anlamda kurşun vuracağı hedefi biliyor ve buluyor.
