AraştırmalarSAĞLIK EĞİTİMİ

BELEDİYELERİN SAĞLIK HİZMETLERİNDEKİ YERİ

Yrd.Doç. Dr. Nezih VAROL

Tarihçe

Ülkemizdeki belediye hizmetlerinin başlangıç tarihi Osmanlı dönemine rastlar. Osmanlı yönetimi merkeziyetçi ve mutlakiyetçi bir yapıya sahip idi. Bu yapı içerisinde yerel hizmetlerin yürütülmesi için bir örgüt oluşturulması yerine esnaf kuruluşları, vakıf ve kadılar eliyle hizmetler yürütülmekte idi.
Şimdiki belediye meclisine benzeyen ve Şehir Kethüdası, Muhtesip, Pazarbaşı, Mimarbaşı, Esnaf Kethüdası gibi kişilerden oluşan bir kurul vardı.

Muhtesip, Osmanlının yönetimsel örgütlenmesi içinde bugünkü Belediye Zabıtası görevini gören kişiler idi. İltizam (kayırma) usulüyle 1 yıllığına atanılan bu memuriyet için adaylar başvuru yapar, İhtisab, İltizam bedelini peşin ödeyenler arasından Kadı ya da Sadrazam önerisi ve Padişah beratı ile seçilirlerdi. Peşin ödenen iltizam bedelleri cezalar, yerel vergi ve resim gelirleriyle karşılanırdı.

Muhtesip’in geniş görev ve sorumluluk alanı bulunurdu ve kendilerine yardımcı alt birimlerle birlikte çalışırdı. Bunlar babadan oğula geçen Koloğlanları (dükkanlardan günlük gelir vergilerini toplar), Terazicibaşı ve Emin gibi kendi uzmanlık alanlarından yararlanılan kişilerdi.

Osmanlı’da ilk Belediye örgütünün kurulması 1855 yılında gerçekleşmiştir. Bu tarihte, daha önce kent hizmetleri için görevlendirilen İhtisap Nezareti kaldırılmış ve İstanbul Şehremaneti kurulmuştur.

Şehremanetinin başı olan Şehremini padişah tarafından atama ile gelir ve gene padişah tarafından atanan 12 kişilik Şehremenati Meclisi ile çalışır idi. Denetim memurları olarak da Kavas adı verilen görevliler tayin edilirdi, bunlara daha sonra Komiser ünvanı verilmiştir.

Belediye örgütlenmesinde ikinci aşama yabancıların yoğun olarak yaşadığı Beyoğlu ve Galata semtlerini içine alan Pera Belediyesinin kurulmasıdır.

1869 yılında yayınlanan Dersaadet Belediye Nizamnamesi ile Pera Belediyesine benzer 13 semt belediyesi kurulmuştur. 1877’de hazırlanan Dersaadet Belediye Yasası ile semt belediyeleri sayısı 14’den 20’ye çıkarılmıştır. Bu yolla, birisi bugünkü Anakent Belediyesinin statüsüne benzer bir konumda olan İstanbul Şehremaneti ile 20’si şimdiki Ilçe belediyelerine benzeyen “Daire-i Belediyeler” olmak üzere 21 adet belediye örgütü kurulmuştur.

Cumhuriyet döneminin ilk belediyesi olan Ankara Belediyesi, 16 Şubat 1924 yılında 417 sayılı yasa ile kurulmuştur.

Bu yasa, Ankara’da İçişleri Bakanlığınca atanacak bir Şehremini başkanlığında 24 üyeli bir Belediye Genel Meclisi kurulmasını, bu meclis tarafından bir bütçe yapılmasını ve içişleri yürütmek üzere aylıkları bütçeden ödenen memurlar atanmasını öngörmektedir. Bu uygulama 6 yıl sürmüş ve 3 Nisan 1930 tarihinde 1580 sayılı Belediye Kanunu ile yeni bir yapılanmaya kavuşmuştur.

1580 sayılı Belediye Kanunu

Vesayetçi Devlet anlayışı ile Fransız Belediye Yasasından kaynak olarak yararlanılan 1580 sayılı yasa, yeni belediye kurulmasında uyulacak esasları ve koşulları yeniden düzenlemiştir.

Tüm belediyeler için belde halkının oylarıyla seçilebilecek bir belediye meclisini, bir kısım belediye meclis üyesi ve belediyece atanmış bazı daire müdürlerinin katılması ile oluşacak belediye encümenini ve belediye başkanı olmak üzere, belediyeler için üçlü bir karar organını öngörmüştür.

Belediye Meclisi üyeleri 18 yaşını doldurmuş olan belde sakinlerinin oyları ile seçilmekte ve belediye meclisleri de belediye başkanlarını kendi içlerinden ya da dışarıdan seçebilmekteydiler.
19 Temmuz 1963 tarihli 307 sayılı yasa ile belediye başkanlarının doğrudan halk tarafından seçilmesi uygun görülmüştür.

Daha sonra 1982 Anayasasının büyük yerleşim yerleri için yasa ile özel yönetim birimlerinin kurulabileceği hükmüne dayanılarak, 1984 yılında, önce 195 sayılı kanun hükmünde kararname ile daha sonra 3030 sayılı yasa ile İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere sekiz ilde Büyükşehir Belediyeleri kurulmuştur. Bu kentlerde daha önceleri var olan belediye şubeleri yeni örgütlenme ile ilçe belediyelerine dönüştürülmüştür.

Türkiye’de Cumhuriyet’in kuruluşundan 1945 yılına kadar geçen sürede belediyeleşme oldukça yavaş gelişmiş, daha sonra hızlı bir artış göstermiştir. 1945 yılına kadar yılda ortalama 7 belediye kurulmuş iken, 1946-1960 arası dönemde yılda ortalama 27, 1961-1980 arası yılda ortalama 46, 1981’den günümüze ise yılda ortalama 59 yeni belediye kurulmuştur. Özellikle 1950’den sonra askeri dönemler dışındaki her hükümet belediyeleşme eğilimini teşvik etmiş ve çeşitli dönemlerde belediye nüfusunun artış hızı genel nüfus artışının iki katına ulaşmıştır.

Bu gelişmenin temelindeki neden, belediye olmanın sağlayacağı imkanları, bazı özelliklere sahip kırsal kesime tanıyarak, o beldenin kalkınmasına katkı sağlamak ve kırdan kente göçü önlemek olduğu söylenebilir.

Aslında, hizmetlerin talebe yakınlığı, uygun ölçekte planlama ve hizmet sunumu zorunluluğu, yerel demokrasinin geliştirilmesi gibi ilke ve ölçütler dikkate alındığında, merkezi yönetiminin bir kısım görevlerini yerel yönetimle paylaşması gerekli görünmektedir.

Belediyeler birer yerel yönetim birimi olarak, öncelikle kamu hizmeti sunan birimlerdir. Bu nedenle de sağlık hizmetleri yönünden önemli işlevleri olmak durumundadır.

1580 sayılı Belediye Kanunu’nda görev ve vazifeler 15. maddede sıralanmış olup bunların yaklaşık üçte biri toplum sağlığı ile ilgilidir.

76 fıkra olarak belirlenen vazifeler içinde sağlıkla ilgili olanlar şunlardır:

1- Umuma açık yerlerin temizliğine, intizamına bakmak,

2- Yenilecek, içilecek, halkın sağlığını ilgilendiren kullanılacak şeylerle, yerlerin kontrolunu yapmak,

3- Halkın yiyip içmesine, yatıp kalkmasına mahsus yerlerin kontrolunu yapmak ve buralara çalışma iznini vermek,

4- Salgın, bulaşıcı insan ve hayvan hastalıklarının önüne geçmek, yayılmasını önlemek,

5- Ölüleri muayene etmek ve defin ruhsatı düzenlemek,

6- Mezbahalar kurmak,

8- Gıda işlerinde çalışanları ile halkla temas edenlerin portör muayenelerini yapmak,

14- Başıboş hayvanları tutmak ve muhafaza etmek,

18- Bırakılmış ve bulunmuş çocukları, delileri, dalanmış ve kudurmuşları sokakta bayılanları, kazaya ve afete uğrayanları korumak,

19- Ruhsatsız çalışan işyerlerini faaliyetten men etmek,

24- Çöpleri toplatmak.