Genel SağlıkHABERLER

HER YIL BİNLERCE YETİŞKİN AŞIYLA ÖNLENEBİLİR HASTALIKLARDAN ÖLÜYOR

Her yıl aşıyla önlenebilir hastalıklar dolayısıyla birçok adolesan ve yetişkin hayatını kaybediyor. Sadece ABD’de her yıl 60.000’den fazla erişkin aşı ile önlenebilecek hastalıklardan dolayı ölüyor. Kadıköy Şifa Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Aylin İzat Liceoğlu yetişkinlerde aşı konusunda bilinmesi gereken en önemli bilgileri derledi.

Aşılarla enfeksiyon hastalıklarının azaltılması belki de halk sağlığı için başarılmış en önemli olaydır. İlk olarak Pasteur bir mikroorganizmanın zayıflatılarak aşı üretilmesi fikrini oluşturmuş, ardından bu konuda diğer bilim adamları çalışmaları ilerleterek 19. yüzyıl sonunda çiçek, veba, tifo ve kolera aşılarının hazırlanmasını sağlamıştır. Bugün artık dünyada çiçek hastalığından bahsetmiyorsak bu aşılamadaki başarının sonucudur.

Aşıların bireysel yararı kişinin

. semptomatik hastalıktan korunması,

. yaşam kalitesinin artması, işteki verimin artması

. enfeksiyon hastalığından ölüm riskinin azalmasıdır.

Ancak mevcut hiçbir aşı veya biyolojik ürün %100 güvenli ya da etkin değildir. Genelde görülen aşının yapıldığı yerde ağrı, şişlik gibi hafif yan etkilerin yanında nadiren ciddi yan etkiler olabilir. Bu nedenle aşı önerileri bireysel özellik ve risklere göre yapılmalıdır.

Her ülke sağlık politikalarıyla kendi aşı takvimini hazırlamakta ve çocukluk döneminde uygulamaktadır. Ancak hem ülke politikaları, hem de ebeveynler çocukluk döneminde aşılama konusunu önemserken yetişkin dönemde de belli aşıların yapılması unutulmakta, hatta önemsenmemektedir. Oysa aşılar sadece çocuklar için değildir. Her yıl aşıyla önlenebilir hastalıklardan birçok adolesan ve yetişkin ölmekte. ABD’de her yıl 60 000’den fazla erişkin aşı ile önlenebilecek hastalıklardan ölmektedir.

Yetişkinlerde aşı neden gereklidir?

Bazıları çocukken aşılanmamış veya eksik aşılanmış olabilir.
Yeni gelişen aşılar yapılmamış olabilir.
Bağışıklık düzeyleri azalmış olabilir.
Yaşlandıkça bazı hastalıklara (grip ve zatürre gibi) daha duyarlı olabilirler
Özel durumlarda (mesleki risk veya seyahat gibi) aşılama gerekli olabilir.

Yetişkinler için aşı önerisi kişiye özel riskler araştırılarak yapılmalıdır.

Günümüzde aşıları daha güvenli, daha etkili ve daha kolay uygulanabilir yapmak ve daha çok hastalığa karşı korunma sağlamak için çalışmalar sürmektedir. Aşıdan korkanlar için gelecekte belki de iğnesiz aşı uygulaması veya yenilebilir aşılar konusundaki çalışmalar müjdeli haber olabilir.

Kısaca yaş gruplarını gözden geçirirsek:

Tüm ergenler ve yetişkinler: Şimdiye kadar önerilen yetişkinlerin her 10 yılda bir tetanoz aşısı olmalarıydı. Bugün tetanozla birlikte çocukluk döneminde aşılarını olduğumuz ancak erişkin dönemde hatırlatma dozu yapılmadığı için vücudumuzdaki bağışıklığın azalması nedeniyle tekrar riskli hale gelen bazı hastalıkların (boğmaca, difteri gibi) aşıları da yetişkinler için mevcuttur. Ayrıca yetişkinler için kişiye özel riskler (meslek, ailede hepatit B taşıyıcısı olması gibi) değerlendirilerek grip aşısı, hepatit B aşısı, su çiçeği aşısı hatta kuduz aşısı yapılabilir. Yetişkinler için son olarak seyahat aşılarından özellikle sarıhumma aşısının dünyanın belli bölgelerine giderken önerildiğini söyleyebiliriz.

Özel durumlar

Yaşlılarda aşılama: Bağışıklık sistemimiz yaşlanmayla azalır. Bu da aşılara yanıtın azalmasını sağlar. Bununla birlikle aşılama özellikle bazı hastalıklara karşı korunmak için özellikle 60 yaş üzerinde daha önemlidir. Grip, zatürre, tetanoz, hepatit B aşıları yapılabilir. Özellikle grip aşısının hastaneye yatış sıklığını azalttığı gösterilmiştir. Ancak yaşlılarda mevcut aşılar yerine etkinliği daha arttırılmış aşılara ihtiyaç vardır.

Gebelikte aşılama: Normalde aşılama için tercih edilecek zaman gebelik öncesi veya doğum sonrasıdır. Ancak bebeği bazı enfeksiyon hastalıklarından korumak ve annenin sağlıklı bir gebelik geçirmesi için olası risklerde hesaplanarak gebelik öncesi ve sırasında bazı aşılar yapılmaktadır. Hamilelikte bebeğe geçiş riskinden dolayı canlı virüs aşıları ve BCG yapılmaz. Kızamık, kızamıkçık, kabakulak (MMR) aşısından sonra 3 ay, su çiçeği aşısından sonra ise gebelik için 1 ay geçmelidir. Tetanoz aşısı gebeliğin ilk 3 ayı geçtikten sonra ve grip aşısı 14. haftadan sonra yapılabilir. Diğer bazı aşılar (sarıhumma, zatürre, vs. gibi) riskli durum değerlendirilerek yapılmalıdır.

Kronik hastalığı olan kişiler: Kalp hastalığı, şeker hastalığı, kronik akciğer hastalığı gibi hastalığı bulunan kişiler özellikle zatürre ve grip için riskli kişilerdir. Zatürre ve grip diğer kişilere göre daha ciddi seyreder. Bu nedenle mutlaka her yıl grip aşısı ve 5 yılda bir zatürre aşısı olmaları önerilir. Aynı zamanda mutlaka ev halkı da grip aşısı olmalıdır.

Bağışıklığı baskılanmış kişiler: Kronik böbrek hastaları, kronik alkolizm, dalağı alınmış kişiler, uzun süreli steroid alan kişileri bu grupta sayabiliriz. Aşılama kararı dikkatli verilmelidir. Kişileri enfeksiyonlardan korurken aşıların yan etkilerine maruz bırakmamalıyız. Bu nedenle canlı virüs aşılarından kaçınmak, cansız grip aşısı, 5 yıl arayla zatürre aşısı, tetanoz aşısı, hepatit B aşısı gibi aşılar doktor kontrolü ve önerisiyle yapılmalıdır.

Son olarak doğru zamanda doğru kişilere yapılacak aşıların kişiyi ve toplumu korumakta son derece etkili ve faydalı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak unutulmaması gereken nokta aşıların aynı zamanda belli durumlarda ciddi yan etkilerinin de olabileceğidir. Hangi aşının ne zaman yapılacağı kararı mutlaka enfeksiyon hastalıkları uzmanları tarafından verilmelidir.