Genel SağlıkHABERLER

TÜRKİYE’DE SAĞLIKLI KİMSE KALMAYACAK

Bel çevresinin kalınlaşmasıyla ortaya çıkan metabolik sendroma karşı doktorlar uyarıyor

Metabolik sendrom diyabet, gut, kalp gibi hastalıklara yol açıyor. Yüzde 35 olan görülme sıklığı 10 yılda yüzde 100’e ulaşacak.

Metabolik Sendrom Derneği Başkanı Prof. Dr. Aytekin Oğuz, bel çevresinin kalınlaşmasının sağlığı tehdit ettiğini açıkladı. Oğuz, “Türkiye’de görülme sıklığı yüzde 35 olan metabolik sendrom, diyabet, hipertansiyon, kolestrol yüksekliği, obezite, gut, depresyon, kemik ve kas sistemi hastalıkları ve karaciğer yağlanmasına yol açıyor. 10 yılda tüm erişkinlerde metabolik sendrom görülecek” dedi.

KIZILDERİLİLERLE AYNIYIZ

Antalya’da düzenlenen 5’inci Metabolik Sendrom Sempozyumu’nda konuşan Prof. Dr. Oğuz, “Prof. Dr. Scott Grady’nin ABD’de elde ettiği verilerle karşılaştırdığımızda Türkiye’deki metabolik sendrom sıklığının ABD’deki Kızılderililerle benzerlik gösterdiğini tespit ettik. İki grupta da bu sendromun görülme sıklığı yüzde 35 oldu. Bu durum genetik faktörlerle yaşam tarzının değişmesinin ortak etkisi” diye konuştu. Türk kadınlarının yüzde 54’ünün göbek sorunu yaşadığını dile getiren Prof. Dr. Oğuz şunları söyledi:

14 ilde yapılan araştırmada kadınlarda karın bölgesi obezitesi görülme sıklığının yüzde 44.3 olduğu tespit edildi. Bu oran dünya rakamlarının üzerinde. Erkeklerdeki metabolik sendrom ise tamamen göbekli olmaya bağlı değil. Türkiye’de kadınların yüzde 36’sında, erkeklerin de yüzde 33’ünde metabolik sendrom var.

BELEDİYELERE İŞ DÜŞÜYOR

Belediyelere ve Sağlık Bakanlığı’na ciddi görevler düştüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Oğuz “Daha az hareketlilik, daha fazla kaloriyle beslenme metabolik sendromun temelini oluşturuyor. Metabolik sendromla mücadeleye okul çağlarında başlamak lazım. Spor ve hareket için yeterli alanların sağlanması gerekiyor” dedi.

Cips yiyen yılda 9 kilo yağ alıyor

ERCİYES Üniversitesi’nden Prof. Dr. Selim Kurtoğlu metabolik sendromun çocuk yaşlarda hatta anne karnında temellerinin atıldığını dile getirdi. Araştırmalara göre cips yiyen çocuğun vücuduna yılda 9 kilo yağ girdiğini belirten Prof. Dr. Kurtoğlu, özellikle okul kantinlerindeki yeme alışkanlıklarına dikkat çekti.

BİSİKLET HEDİYE EDİN

Çocukların egzersiz yapmamasının olumsuz sonuçları olduğunu belirten Prof. Dr. Kurtoğlu bisiklete binme alışkanlığı kazandırmak gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Kurtoğlu, “Asansörle evden ayrılıp, servisle okula gidip aynı şekilde dönmeleri ve evde de bilgisayar başında çok zaman geçirmeleri metabolik sendromun önemli nedenleri” dedi.

Portakal varken suyunu içirmeyin

İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Kubilay Karşıdağ, doğada olmayan hiçbir şeyin çocuğa yedirilmemesi gerektiğini açıkladı. Karşıdağ, “Portakal ağacı var ama portakal suyu ağacı yok. Portakalı yesin ama sadece suyunu içmesin. Portakal posalı olduğu için içindeki şeker kana yavaş karışıyor. Önemli olan şekerin kana yavaş geçmesi. Hızlı geçişte, pankreasın ürettiği insülin kana aniden karışıyor. Bir süre sonra aşırı acıkıp yine yemeğe yöneliyor. Obeziteyi, damar sertliğini başlatan etken olabiliyor” diye konuştu.

Her 4 hastadan biri aspirine dirençli

Kalp hastalığı ya da inme riski olup da aspirin kullanan her 4 kişiden birisinde aspirine direnç olduğu ortaya çıktı. Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesi’nden Kardiyoloji Kliniği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Temizhan “Yine de içtiğiniz aspirini doktora danışmadan bırakmayın. Kriz riskini 4 kat artıran bu direnci, tahlille belirlemek mümkün” diye uyardı. Doç. Dr. Temizhan, “Hasta aspirin alıyor ama kolesterol ve yüksek tansiyon ilacını kullanmıyorsa, sigara içiyorsa sorunu aspirin direncine bağlamak doğru değil” dedi. Aspirine direnci olan kişilerde istenmeyen etkilerin görülme riskinin 4 kat arttığına da belirten Doç. Dr. Temizhan şunları söyledi:

Kadınlarda aspirin direnci erkeklere göre 2.5 kat daha fazla. 65 yaş üstünde, kansızlık ve böbrek problemi olanlarla sigara kullananlarda aspirin direncine daha çok rastlanıyor.

Akşam