KALBİNİZİ KORUMAK İÇİN BÖBREKLERİNİZİ SAĞLIKLI TUTUN
10-17 Mart Dünya Böbrek Haftası
2006 yılından bu yana ilerleyici böbrek hastalıkları hakkında dünya kamuoyunu bilinçlendirmek amacıyla Uluslararası Nefroloji Derneği (ISN) ve Uluslararası Böbrek Vakıfları Federasyonu (IFKF) öncülüğünde kutlanan 10 – 17 Mart Dünya Böbrek Haftası, böbrek sağlığının önemini bir kez daha hatırlatıyor. Türk Nefroloji Derneği tarafından gerçekleştirilen ve TÜBİTAK tarafından da desteklenmiş olan CREDIT (Türkiye Kronik Böbrek Hastalığı Prevalansı Araştırması) çalışmasına göre; kalp ve damar sağlığı açısından büyük önem taşıyan şeker ve yüksek tansiyon hastalığı tedavi edilmezse böbrek hastalıklarına neden olabiliyor.
Dünya Böbrek Haftası, bu yıl “Böbreklerini koru, kalbini kurtar” teması ile 90’ı aşkın ülkede kutlanıyor. Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, bu özel haftada, böbrek sağlığı ve hastalıkları konusunda toplum bilincinin artırılması gerektiğini söyledi. Erken tanının önemine ve kronik böbrek hastalığının insan sağlığına olan etkisine vurgu yapan Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, böbrek ve kalp sağlığı ilişkisi üzerine bilgiler verdi.
Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, kalp ve damar hastalığının gelişiminde sigara içmek, aşırı kilo, hareketsizlik, kolesterol, şeker hastalığı, yüksek kan basıncı gibi geleneksel risk faktörlerinin yanı sıra son yıllarda böbrek hastalığının da bu tür hastalıkların oluşmasında önemli bir yeri olduğunu belirtti. Doç. Dr. Atasoyu, CREDIT çalışmasına göre ülkemizde şeker hastalığı sıklığının %12.7 ve yüksek tansiyon sıklığının ise % 33 olduğu bildirdi. Ayrıca kalp ve damar sağlığı açısından önemli olan bu iki hastalık, etkin şekilde tedavi edilmezlerse aynı zamanda böbrek sağlığını da olumsuz etkileyerek, ilerleyici böbrek hastalıklarına neden olabileceğini söyledi.
Bu iki hastalığın böbreklerde yaptığı hasarı erken dönemde tanımlayabilmek için idrarda yapılan mikroalbuminüri testinin çok önemli olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu sözlerine şöyle devam etti: “Üç ay içinde iki ayrı zamanda yapılan testlerde mikroalbuminüri pozitif çıkmış ise böbreklerin hasar almaya başladığı söylenebilir. Mikroalbuminüri varlığı aynı zamanda vücuttaki damarları döşeyen ‘endotel’ adı verilen hücrelerin hasar aldığını, dolayısıyla kalp ve damar hastalığı gelişme riskinin de arttığını işaret etmektedir. Bu nedenle böbrek sağlığının korunması organizmadaki tüm sistemlerin dengeli çalışmasının sağlanmasının yanında kalp sağlığının da korunması anlamına gelir. Sadece Dünya Böbrek Haftası nedeniyle değil her zaman böbreklerimizi koruma çabası içinde olalım.”