Genel SağlıkHABERLER

KADINLARDA İDRAR KAÇIRMA SORUNU

Uzmanlar özellikle yaşlanmayla birlikte bayanlarda daha sık rastlanan bir sorun olan idrar kaçırmanın yaşlanmanın doğal bir sonucu olmadığını aksine çözümü olan bir sorun olduğunu belirtiyorlar.

Özel Antalya Tüp Bebek Merkezi Uzman Doktorlarından Op.Dr.Mete Işıkoğlu yaptığı açıklamada çok sayıda bayanın yaşadığı İdrar Kaçırma olayının çeşitli nedenleri olduğunu vurgularken : ” Otuz yaşın üzerindeki kadınların en azından %14’ünde görülen istemsiz idrar kaçırmanın, aslında çok daha sık bir şikayet konusu olduğu tahmin ediliyor. Hastaların utanma nedeniyle hekime rahatlıkla dile getirememeleri ya da bu durumu kabullenmeleri nedeniyle büyük oranda gizli kalan bu sorun, yapılan kimi çalışmalarda %50’ye varan oranlarda saptanmaktadır. ” dedi.

ETKİSİ OLAN FAKTÖRLER

Op.Dr. Işıkoğlu İdrar kaçırma konusunda etkisi olan faktörleri ise şu şekilde sıraladı:

Yaş: Yaşın artmasıyla idrar kaçırma sıklığı da artmaktadır.

Menopoz: Menopoz döneminde yumurtalıkların ürettikleri hormon düzeyleri düştüğü için idrar yolları ve sistemi de bu durumdan etkilenir. Özellikle idrar torbası ve idrar kanalı (üretra)’nın epitel dokusu menopoz döneminde zayıfladığı için, sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma ve idrar kaçırma gibi yakınmalar menopoz döneminde daha sıktır.

Doğum sayısı: Çok doğum yapmş bayanlarda, özellikle doğumları zor gerçekleşmiş ya da bebeklerin doğum ağırlıkları da fazla ise ilerde idrar kaçırma riski de artmaktadır.

Kilo: Fazla kilolu olmak da idrar kaçırma yönünden bir risk faktörüdür.

Kabızlık

Bronşiyal astım

Bazı ameliyatlar

Sigara

ÇÖZÜM

Bütün bu risk faktörlerinin hiçbirinin söz konusu olmadığı hastalarda da istemsiz idrar kaçırma meydana gelebileceğini de ifade eden Op.Dr. Işıkoğlu: ” İstemsiz idrar kaçırma yakınmalarının önlenmesinde temel olarak yapılması gereken, yukarıda sayılan risk faktörlerinden önlenebilir olanları ortadan kaldırmaktır.Tedavide ise ilaçlar, fizik tedavi, biofeedback, ameliyat, mesane egzersizi gibi değişik seçenekler mevcut olup, bunların tek veya kombine olarak uygulanması söz konusu olabilir. Bu tedavi yöntemleri ile hastaların yaklaşık %90-95’inde yakınmalar ortadan kalkmaktadır. . ” dedi.