Genel SağlıkHABERLER

KANSERİN EN ÖNEMLİ NEDENİ OLAN “DNA HASARINA” KARŞI NASIL ÖNLEM ALABİLİRİZ?

İnsan vücudunda her gün, her bir hücremizde 10.000 civarında DNA hasarı, yani mutasyon meydana geliyor. Eğer bu mutasyonlar aynı hızla onarılamazlarsa hücrelerin kanserleşmesine veya dejeneratif hastalıkların ortaya çıkmasına neden olurlar. DNA’nın tamirinde kaçınılmaz olarak eksiklikler kalacağını dikkate alarak, öncelikle DNA hasarını artıran etkenlerden uzaklaşmak gerekir. Anti-oksidanlar ve Serbest Radikaller Araştırma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Yaman Er, DNA hasarının nasıl oluştuğunu ve onarımı için nasıl önlem alabileceğimizi anlattı.

DNA hasarı nasıl oluşur hangi hastalıklara yol açıyor?

DNA hasarı bizi hayatta tutan hücre metabolizmasının yan ürünü olan serbest radikaller yüzünden her an ve kaçınılmaz olarak zaten vardır. Bu motoru çalışan bir arabanın egzozundan kaçınılmaz olarak zehirli gaz çıkarması gibidir. Bu hasarlar, doğal DNA onarıcı sistem tarafından olabildiğince onarılmaya çalışılır. Ancak çevresel zararlıların, sigara gibi zararlı alışkanlıkların, hatalı beslenmenin, stresli yaşam tarzının etkisi ile doğal onarım kapasitemiz artan hasarların tamamını onarmaya yetmez ve hasarlar birikerek ya dejeneratif hastalıklara, kansere yol açar ya da hücre ölümü ile sonuçlanır.

Her gün hepimizde var olan yaşlanma, dejeneratif hastalıklar ve kanserin ortaya çıkmasının temel sebebi onarılamamış DNA hasarlarıdır. Mitokondriyal DNA’daki hasar ve mutasyonların yaşlanma sürecinde anahtar rol oynadıkları Dr. Miquel ve arkadaşları tarafından 1980 yılında açıklanmıştır. Günümüze; fizyolojik yaşlanma, erken yaşlanma belirtileri; Alzheimer hastalığı, diyabet, kalp yetersizliği, sağırlık, optik sinir dejenerasyonu, birçok ilerleyici kas hastalığı ve kanser gibi yaşlanma ile sıklıkları artan hastalıkların mutasyona uğramış DNA içeren mitokondrilerden kaynaklandığı ortaya konmuştur. DNA onarım bozukluğu ayrıca Kseroderma pigmentosum, Cockayene Sendromu, Trikotiyodistrofi gibi seyrek görülen hastalıkların da nedenidir.

En önemli DNA hasarı nedenleri nelerdir?

DNA hasarının en önemli nedenlerini şöyle sıralamak mümkündür:

Sigara kullanımı,
Ultraviyole ışınları,
Hava ve su gibi çevre kirliği
Zararlı gıda katkıları içeren besinler

DNA hasarına karşı nasıl önlem alınabilir?

Doğal metabolizmamız sonunda kaçınılmaz olarak ortaya çıkan serbest radikallerden korunmak için anti-oksidan kullanımı yeterli olmayabilir. Kullanılan anti-oksidanların oluşan mutasyonları onarıcı özellikleri ise hiç yoktur. Yalnızca DNA hasarını azaltmaya yardımcı olurlar. Bunun için ılımlı düzeyde spor yapmak ve serbest radikal oluşumunu artıran aşırı kalori alımından da kaçınmak gerekir.

Diğer yandan DNA onarımını hızlandıran doğal kaynakları araştırmak da yararlı olur. Vücudun doğal DNA onarım kapasitesini artıran faktörler: hafif ve ılımlı fizik aktivite, Güney Amerika’da yerli halkın yaygın tükettiği karboksi alkil ester * içeren bir bitkiden elde edilen kabuk ekstresi ve bazı bakteri enzimleridir. Karboksi alkil ester bu nedenle Japonya’da çok kullanılmaya başlanmıştır.

Yaza yaklaşmakta olduğumuz şu günlerde;

kolayca bulacağımız sebze, meyveye günlük beslenmemizde bol yer vermek,
su ve mineral kayıplarını karşılayacak şekilde yeterli su ve mineral alımına özen göstermek, hafif egzersizler yapmak,
ultraviyoleden korunmak,
zararlı alışkanlıklardan uzaklaşmak,
mümkünse stresten uzaklaşmak akla gelen en önemli yöntemlerdir.

Bunları dönemsel uygulamak yerine bir yaşam biçimine dönüştürmek sonuçların kalıcı olmasını sağlayarak sağlığımızı korur ve daha iyileştirir.

Güzel bir yaz ve güzel bir ömür için iç huzurumuz, olumlu düşünce ve duygularımızın da ilaçlar gibi destekleyici olduğunu bilerek yaşamalı ve davranmalıyız.

Yaşlanma kaçınılmazdır ama kanser ve dejeneratif hastalıklardan korunmak, sağlıklı yaş almak ve yaşam kalitesinin sürdürülmesi, ancak DNA yapımızın korunması ve onarımının desteklenmesi ile mümkün olabilir.

* ‘Karboksi alkil esterler’ bir marka veya ürün ismi değildir. Doğal kaynaklı bir kimyasal gruptur.