Genel SağlıkHABERLER

ÇOCUKLARDA VE YETİŞKİNLERDE IŞİTME KAYBI NEDEN OLUYOR?

Bebeklikten yaşlılığa kadar her dönemde görülebilen işitme kaybı, günlük yaşamı doğrudan etkiliyor. Sorunun kökeninde çeşitli hastalıklardan aşırı gürültülü ortamda çalışmaya kadar birçok neden yer alıyor. İşitme kaybı bazen yenidoğanlarda ortaya çıkıyor, bazen de yaşlılıkta kendini gösteriyor. Beş duyumuzdan biri olan işitmede meydana gelen kayıplar, iletişimden sosyal gelişime dek birçok alanda soruna yol açıyor. İç kulakta meydana gelen işitme kaybı “sensörinöral işitme kaybı” olarak adlandırılıyor. İç kulak, işitme siniri ve işitme merkezinden kaynaklanan kayıplar, bu tanım içinde değerlendiriliyor.

Acıbadem Eskişehir Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Özgür Çakır, işitme kayıplarının hafif, orta, ciddi, ileri ve çok ileri şeklinde sınıflandırıldığını belirterek, “Normal işitme sınırları içinde kişi, 25 desibele kadar olan sesleri duyabiliyor. 25-40 desibel arasındaki sesleri duyabilenlerde hafif, 40-55 desibel arasını duyabilenlerde orta, 55-70 desibel arasındaki sesleri duyabilenlerde ciddi, 70-90 desibel arasını duyabilenlerde ise ileri derecede işitme kaybı söz konusu oluyor. Kişi yalnızca 90 desibelin üzerindeki sesleri duyabiliyorsa, bu da çok ileri derecede işitme kaybına işaret ediyor” diyor. 90 desibel şiddetindeki gürültüye, yol kazılarında kullanılan ya da fabrikalardaki makinelerden çıkan sesler örnek veriliyor.

İşitme kaybının hangi derecede olduğu, çeşitli tanı yöntemleri ile ölçülüyor. Doç. Dr. Çakır, tanıda kullanılan araçları odyometrik incelemeler (işitme testleri), otoakustik emisyonlar, ABR (beyin sapı odyometresi) ve diğer laboratuvar testleri olarak sıralıyor. İşitme kaybından korunmak için risk faktörlerine dikkat edilmesi önem taşıyor. Kulaklarda meydana gelen şikayetlerde zaman kaybetmeden bir kulak burun boğaz uzmanına başvurmak gerekiyor.

YETİŞKİNLERDE İŞİTME KAYBININ NEDENLERİ

Ototoksik ilaç kullanımı: Özellikle tümör tedavisinde kullanılan ilaçlar, idrarı artıran dirüetikler işitme kaybına neden olabiliyor. Tümörler, damarsal sorunlar: Kafa içinde basınç artışına yol açan migren ya da damarsal sorunlar, baş ve beyin bölgesi tümörleri, işitme kaybının nedenleri arasında yer alıyor.

Yaş: 40 yaşından itibaren işitme organının yaşlanmasına bağlı olarak bu duyuda azalma görülüyor. Yaşlılık, iç kulağı ve işitme sinirini etkiliyor.

Enfeksiyonlar, metabolik hastalıklar: Sifilis (frengi), Kayalık Dağlar Humması gibi enfeksiyonların yanı sıra diyabet gibi endokrin hastalıklar da işitme kaybına yol açıyor. Gürültü: 90 desibel gürültü olan bir yerde çalışma süresinin 8 saati geçmemesi gerekiyor.Gürültü95 desibele ulaşırsa, bu süre 4 saate düşüyor.

ÇOCUKLARDA İŞİTME KAYBININ NEDENLERİ

Genetik yatkınlık: Ailesinde işitme kaybı görülen çocuklarda bu sorunun ortaya çıkma riski daha yüksek oluyor.

Hamilelikte kullanılan ilaçlar: Hamilelik döneminde bilinçsiz kullanılan ilaçlar, bebekte işitme sorunlarına yol açabiliyor.

Geçirilen hastalıklar: Bebeğin anne karnındayken ya da yenidoğan döneminde kızamıkçık, herpes (uçuk), toksoplazma, menenjit gibi hastalıklara yakalanması işitme kaybına neden olabiliyor.

Yenidoğan sarılığı: Yenidoğan bebeklerde bilirubin oranı yüksek ise ve yenidoğan sarılığı uzun sürmüşse, işitme kaybı görülebiliyor.

Travmalar: Çarpma, düşme gibi travmalar da çocuklarda işitme duyusunun azalmasına ya da yitirilmesine neden olabiliyor.

İŞİTME KAYBI İHMAL EDİLMEMELİ

Sorun başlar başlamaz, vakit geçirmeden bir uzmana başvurulmalı…

BEBEKLERDE TANI NASIL KONUYOR?

Bebeklerde tanının zaman kaybetmeden konulabilmesi için doğumdan sonra yapılan işitme taraması önem taşıyor. Tarama testinde çocuğun işitme kaybı olduğuna dair bir şüphe oluşursa, test15 gün sonra tekrarlanıyor. Sonuç yine olumsuz olursa, otoakustik emisyon ve ABR (beyin sapı odyometresi) gibi daha ileri taramalar sonrasında kesin tanı konulabiliyor.

ANİ SAĞIRLIĞA DİKKAT!

Hastanın 30 desibel işitme kaybı varsa ve 3 gündür devam ediyorsa, bu duruma ani sağırlık deniyor. Erken tanı ve tedaviye bir an önce başlamak, sorunun çözümünde büyük önem taşıyor. Kulakta ani tıkanma, çınlama, baş dönmesi ve işitme kaybı ile kendini gösteren durumlarda, kişinin zaman kaybetmeden hekime başvurması öneriliyor.