SAĞLIK EĞİTİMİSağlık Enformasyon Sistemleri

ULUSAL SAĞLIK TANIMLAYICISI VE ELEKTRONİK SAĞLIK KAYITLARI

1. Giriş:

Son yıllarda sağlık sektöründe yaşanan değişimler, sağlık bakım hizmetlerinde verimlilik ve kalite konularına giderek daha fazla önem verilmesine yol açmaktadır. Sağlık bakım hizmetlerinin sunumunda yeni modeller geliştirilmekte, kurumlar yeniden yapılandırılmakta ve sağlık bakım hizmetlerinin verilme biçimi ile klinik süreçler yeniden biçimlendirilmektedir. Tüm bu gelişmeler, sağlık bakım hizmetlerin enformasyonun giderek daha yoğun olarak kullanıldığı bir alan olmasına yol açmıştır. Günümüzde hastayı odak alan, klinik ve idari verilerin entegre bir biçimde kullanılabildiği elektronik sağlık kaydı sistemleri bütün sağlık enformasyon sistemlerinin çekirdeği haline gelmektedir.

Sağlık bakımında sürekliliğin sağlanabilmesi için, sağlık kuruluşları ve sorumluları aralarında, her gün, çok büyük çapta, bilgi alışverişi ihtiyacı vardır. Hastaneler, klinikler, doktorlar, laboratuarlar, sigortaşirketleri, eczaneler, mal ve hizmet veren firmalar, bankalar …. insanların sağlığı ile ilgili tıbbi ve idari verileri süreklin değiş-tokuşu gereklidir. Bu bilgi akışı ülkemizde daha çok Emekli Sandığı, SSK gibi sosyal güvenlik kuruluşları, hastaneler ve bankalar arasında olmakla birlikte daha çok mali konuları içermektedir.

Bir hasta, A sağlık kurumunda tetkik edilip tedavi aldıktan bir süre sonra başvurduğu B sağlık kurumunda hekimin o hastanın önceki tanı ve tedavileriyle ilgili bilgilere erişmesi neredeyse imkansızdır. Hekim, ya sadece hastanın hafızasına kalır, ya da kişisel çabalarla telefon, yazışmalar ya da hasta yakınları aracılığıyla bir epikriz elde etmeye çalışır. Hastalara daha etkin ve nitelikli bakım sağlamanın, tüm bireyleri de daha sağlıklı kılmanın ön koşulu: Doğru sağlık bilgisinin gereken yerde ve gereken zamanda ulaşılabilir olmasıdır. Şu andaki haliyle sağlık bilgi sistemleri, aynışehirde, hatta aynı sokakta yan yana olsalar bile, küçük adalarda yaşayan ve birbirlerinin dilini konuşamayan uluslar gibi yalıtılmış olarak varlıklarını sürdürmektedirler.

Ulusal ve uluslararası sağlık bilgi ağları, giderek yaygınlaşmakta, bireylerin ve hastaların bilgi gereklerini, hareketliliğini ve sağlık bakım sorumlularının sağlık bilgilerini paylaşımını kolaylaştırmaktadırlar. Bu paylaşım ise, sağlık hizmetlerindeki verimliliğin ve niteliğin artmasının anahtarıdır. Ancak, etkin ve özellikli sağlık hizmeti sağlamada gerekli olan doğru bilgiyi sağlamada “Hangi bilgi?”, “Ne yapıda?”, “Ne zaman?”, “Nerede?”, “Kimin tarafından ulaşabilir?”, “Ne amaçlarla kullanılabilir?” sorularının öncelikle yanıtlanmasını gerekmektedir.

2. Ulusal sağlık tanımlayıcısının tanımı ve özellikleri :

Ulusumuz bireylerinin daha sağlıklı kılınmaları, hastaların ise daha iyi tedavi ve bakım görmeleri ancak doğru ve eksiksiz sağlık bilgilerine gereken yerde ve gereken zamanda ulaşılması ile mümkündür.

Yakın bir gelecekte, ulusal ve global sağlık bilgi ağları gelişecek ve yaygınlaşacaktır.

Gelişmiş ülkeler, sağlık bilgilerini etkin ve verimli olarak kullanabilmek amacıyla bilgi ve iletişim teknolojilerinin olanaklarından yararlanmak için yoğun bir çalışma içindedirler.

Kişilerin sağlık bilgileri, belirli bir doktor ya da sağlık kuruluşuna bağlı olmaksızın, yaşamları boyu, nasıl saklanacak, iletilecek, bütünleştirilecek ve işlenecektir?

Sağlık bilgi kayıtlarının kuruşlara değil kişilere bağlanabilmesi ise ancak, ülke çapında sağlık hizmeti alan her bireye, tek bir tanımlayıcı (Unique Health Identifier) vermekle mümkündür.

“Ulusal Sağlık Tanımlayıcısı’’, bir ülkede sağlık hizmeti alan tüm bireylere verilen ve yaşam boyu değişmeyen, “Sağlık Referans Numarası” (SRN) diye de adlandırılan tanımlayıcıyı yöneten merkezi ve güvenli bir veri tabanı hizmetidir.

SRN, tüm idari ve tıbbi kayıtların sağlık kurumları ve çalışanları arasında iletilebilmesi, sağlık bilgilerinin bütünleştirilebilmesi ve değerlendirilebilmesi icin vazgecilemez bir ön koşuldur.

Güvenilir ve merkezi biçimde yönetilen bu numara sayesinde:

– Sağlık hizmetlerinin, bakım ve tedavinin sürekliliği,

– Önleyici sağlık ve hasta takip hizmetlerinin verimliliği,

– Ödemelerin hızlandırılması ve kaçakların önlenmesi,

– Sağlık kayıtlarının ve hasta dosyalarının entegrasyonu,

– Sağlık verilerinin bütünleştirilmesi ve işlenmesi,

sağlanabilir.

Yine, Sağlık Referans Numarası sayesinde :

• Elektronik faturalama,

• Akıllı Sağlık Kartları,

• Ulusal Minimal Sağlık Bilgi Seti,

• Ulusal Tıbbi Uyarı Sistemi,

• Yaşam Boyu Elektronik Sağlık Kayıtları,

gibi çok önemli ve yararlı projeleri hayata geçirmek mümkün olacaktır.

Ulusal Sağlık Tanımlayıcısı olarak kullanılacak tanımlayıcının (Identifier’in) uyması gereken kriterler, en kapsamlı biçimde ASTM ’in (American Society for Testing and Materials), “Standard Guide for Properties of a Universal Healthcare Identifier (UHID)” yayınında belirtilmiştir.

ASTM, ayrıca, 29 karakter uzunluğunda, bir ‘Örnek Evrensel Sağlık Tanımlayıcısı ’ (Sample Universal Healthcare Identifier) de önermektedir. ASTM ’in, kısaca “Standard Guide” olarak anılan bu önemli yayında, SRN ’nın sağlaması gereken 30 adet kriter belirlemektedir.

ASTM Standard Guide ’ın SRN için tanımladığı 30 kriterşunlardır :

Ulaşılabilir (Accessible) Aidiyeti belirsiz (Disidentifiable)

Verilebilir (Assignable) Sağlığa Odaklanmış ( Focused)

Atomic (Atomic) Yönetilebilir (Governable)

Kısa (Concise) Kimlik belirleyici (Identifiable)

İçeriksiz (Content Free) Aşamalı oluşturulabilir (Incremental)

Kontrol Edilebilir (Controllable) Bağlanabilir (Linkable)

Düşük Maliyetli (Cost Effective) Uzun Ömürlü (Longevity)

Yaygınlaştırılabilir (Deployable) Eşleşebilir (Mappable)

Birleştirilebilir (Mergeable) Ayrıştırılabilir (Splittable)

Ağları destekler (Networkable) Standart (Standard)

Kalıcı (Permenant) Tek anlamlı (Unambigous)

Açık (Public) Tek (Unique)

Saklanabilir (Repository Based) Evrensel (Universal)

Geçmişi kapsayabilir (Retroactive) Kullanışlı (Usable)

Güvenli (Secure) Denetlenebilir (Verifiable)

ASTM ayrıca ulusal sağlık endeksinin desteklemesi gereken 4 temel işlevi de tanımlamaktadır. Bunlar :

• Bakım ve tedavileri sırasında hastaların tek ve doğru biçimde belirlenmelerini (Identification) sağlamak,

• Kişilerin bilgisayarda tutulan çeşitli sağlık kayıtları ve hasta dosyalarını, yasam boyu elektronik sağlık kayıtları oluşturacak biçimde birbirlerine bağlamak,

• Tıbbi bilgilerin güveniliğini, mahremiyetini ve kişisel gizliliğini sağlayacak mekanizmalar oluşturmak,

• Sağlık hizmetlerinin maliyetlerini en aza indirmek.

Amerikan Tıp Enstitüsü ’nün, Bölgesel Sağlık Bilgi Ağları komitesi ise UHID ’in 6 niteliğinişöyle tanımlamaktadır:

1. Mevcut tıbbi kayıt tutma ortamından geçişi kolay olmalıdır.

2. Hata kontrol özellikleri olmalıdır.

3. Ayrı, kimlik belirleme (Identification) ve güvenlik sağlama (Authentication) bölümleri olmalıdır.

4. Sağlık hizmetlerinin verildiği her koşulda çalışabilmelidir.

5. Sağlık hizmetlerinin verildiği her ortamda çalışabilmelidir.

6. Suç ve suistimal olanaklarını en aza indirebilmelidir.

Ulusal Sağlık Tanımlayıcısı belirlenirken en önemli kriterler ise güvenilik, mahremiyet ve kişisel gizlilik ( Security, Confidentiality, Privacy) konularında olacaktır.

Bu konularda yapılan çeşitli çalışmalarda oluşan bazı kriterler aşağıdadır :

– SRN ’na bağlı olan verilerin kullanımı ve açıklanması (disclosure) sırasında, kişiselliğin korunmasının, hukuki, idari ve teknik yönleri ile, sağlanması esastır.

– SRN, bağlı olduğu kişi hakkında bilgi taşıyamaz.

– SRN, ulusal kimlik numarası olamaz ve bu numara ile ilişkilendirilemez.

– SRN ’nin, Sağlık dışındaki alanlarda kullanılması yasaklanmalıdır.

– SRN, ulusal bir ‘ Sağlık Bilgi Kayıtları Veri Tabanı ’ oluşturmak için kullanılmamalıdır.

3. Elektronik Sağlık Kayıtlarının tanımı, içeriği ve uygulanması :

Elektronik sağlık kaydı, kişilerin geçmişteki,şu andaki ve gelecekteki fiziksel veya mental sağlığı veya hastalıkları ile ilgili, elektronik sistemler kullanılarak elde edilen, saklanan, iletilen, çağrılan, ilişkilendirilen ve manipüle edilen her türlü enformasyon olarak tanımlanabilir. Elektronik sağlık kayıtlarının iki temel kullanım aracından biri sağlık bakımı ve sağlıkla ilgili diğer hizmetlerin verilebilmesi; diğeri ise, sağlık ile ilgili idari işlerde ve sağlık bakım araştırmalarında kullanılmasıdır.

3.1. Elektronik Sağlık Kaydı nedir?

Elektronik sağlık kayıtlarına olan ilginin giderek artması, bu alandaki kavram ve terim kargaşasının da artmasına yol açmaktadır. Bilgisayara dayalı (electronic/computer based) hasta kayıtları ile ilgili temel tanımlar, tarihsel gelişim aşamalarına göre, aşağıdaki gibi özetlenebilir:

Otomatikleştirilmiş tıbbi kayıt (Automated medical record): Kağıda dayalı tıbbi kayıtlar ile, departman bazında kurulan ve birbirleri ile ilişki kuramayan otomasyon sistemlerinden oluşur.

Komputerize tıbbi kayıt (computerized medical record): Kağıda dayalı dokümanların sekreterler aracılığıyla veya “scaner”lar kullanılarak elektronik ortama aktarılması ile oluşturulur. Verilerin entegre kullanımı ile ilgili bazı olanaklara sahip olmalarına karşılık, böyle bir sistem yalnızca kayıtlara “bakılabilmesini” sağlayabilir.

Elektronik hasta kaydı (electronic/computer-based patient record): Elektronik hasta kayıt sistemleri sağlık bakım hizmeti veren tüm bir sağlık kuruluşunu kapsar. Tek bir hasta kayıt numarası ve entegre bir klinik veri “repository” sistemine sahiptirler. Kurum içerisindeki tüm sağlık hizmeti verenlerin doğrudan bilgisayara veri girebilmesine olanak sağlarlar. Böyle bir sistemin mahremiyet güvenlik, sorumluluk ve veri bütünlüğü özelliklerini sağlaması gerekir.

Elektronik sağlık kaydı (electronic/computer-based health record): Bir elektronik sağlık kayıt sistemi, elektronik hasta kayıt sistemlerinde yer alan tüm özelliklere ek olarak organizasyonel, ulusal ve uluslararası sağlık hizmeti veren tüm kuruluşların sağlık ve hasta kayıtlarına ulaşabilmesini sağlayan bir sistemdir. Böyle bir sistemin kurulabilmesi için hasta, sağlık kuruluşu ve sağlık ödemesi yapan kurumlar ile ilgili benzersiz (unique) bir ulusal ve/veya uluslararası kimlik numarası sisteminin yanısıra, farklı sistemler arasında bilgi alışverişi yapabilecek altyapı, teknoloji ve standartların da geliştirilmesi gereklidir.

Elektronik Sağlık Kayıtları (Electronic Health Records), çeşitli sağlık kurumlarında tutulan (ya da tutulması gereken), tıbbi kayıtların,

• Ulusal Sağlık Tanımlayıcısı,

• Kayıtların uluslarası standartlara dayalı ortak yapıları,

• Ulusal Sağlık Bilgi altyapısı ve ağı,

• Güvenilir ve standartlara dayalı iletişim ve kimlik doğrulama yöntemleri,

sayesinde, birbirleriyle iletişimlerinin ve entegre olmalarının sağlanması ile oluşur.

Elektronik Sağlık Kayıtlarına, Yaşam Boyu Sağlık Dosyası (Lifetime Health Record) adı da verilir.

Elektronik Sağlık Kayıtları :

• Kişilerin doğumlarında oluşturulur,

• Yaşamları boyu, gerek sağlıklarının sürdürülmesi ve geliştirilmesi, gerekse hastalandıklarında sağaltımlarının en etkin biçimde yapılabilmesini sağlar.

• Elektronik Sağlık Kayıtları, ya, özel bir sağlık ağı üzerinden, ya da çesitli güvenlik mekanizmaları ile korunarak, Internet üzerinden ulaşıldıklarından ve dağıtık (distributed) bir yapıda olduklarından ‘Sanal Sağlık Dosyası’ adı ile de anılır.

• Yineleyecek olursak, Elektronik Sağlık Kayıtları (ESK) :

• Genel amaçlı ve kapsamlı Elektronik Sağlık Kayıtlarını oluşturmak ve kullanmak için, bir ülkenin:

• Ulusal Sağlık bilgi altyapısı ve endeksini,

• Sağlık enformasyon referans modellerini,

• Tıbbi dosyaların yapı, içerik ve standartlarını belirleyen standartlarını,

• Ve, en önemlisi: Sağlık bilgisinin, doğru ve eksiksiz biçimde, kaynağından alınmasını ve kurumların kendi sağlık kayıtlarında standart bir yapıda saklanmasını,

sağlamış olması gerekir.

Görüldüğü gibi, Elektronik Sağlık Kayıtları :

• Yeni gelişmekte olan bir konsept ve uygulama olup bireylerin sağlıklarını korumak ve sağaltımlarını sağlamak için çok önemli bir olanaktır,

• Elektronik Sağlık Kayıtları aşamalı olarak gelişmekte olup, uzun soluklu projeler biçiminde yürütülmektedir.

• Birçok ülke, bir yandan, elektronik sağlık kayıtlarını oluşturmak için gerekli çalışmaları yapmakta,

• Öte yandan da bu kayıtlara temel oluşturacak daha küçük çaplı projeler,

gerçekleştirmektedirler.

3.2. IOM Kriterleri

IOM (Institute of Medicine, National Academy of Science, USA) tarafından entegre ve fonksiyonel bir elektronik hasta kaydının oluşturulabilmesi için 1991 yılında yayınlanan çalışmaya göre, kapsamlı bir elektronik hasta kaydının aşağıdaki bütün kriterlere uyması önerilmektedir:

• Bir problem listesi içerir

• Hastaların sağlık durumu ve fonksiyonel düzeylerinin sistematik ölçümü ve kaydedilmesini destekler

• Bütün tıbbi tanılar veya yorumların klinik gerekçelerinin dökümante edilebilmesi için bir mantıksal tabana sahiptir

• Uzun dönemli (longitudinal) sağlık kaydı oluşturabilmek için hastaya ait tüm hasta kayıtları ilişkilendirilir

• Yetkilendirilmemiş erişimlere karşı korunur

• Gerektiği zaman ulaşılabilir

• Verilerin kullanıcıların ihtiyacına göre düzenlenebileceği arayüzleri destekler

• Lokal ve “remote” veritabanları ve sistemlerle bağlantı kurar

• Karar analiz araçları sağlar

• Yapılandırılmış bir veri koleksiyonundan doğrudan veri girişini destekler

• Hekimlere ve kuruluşlara bakım kalitesi ve maliyetlerinin değerlendirilmesi ve yönetilmesi için yardımcı olur

• Mevcut ve gelecekte ortaya çıkacak gereksinimler için esnek ve genişleyebilir yapıdadır.

Bu on iki kriteri destekleyebilecek bir sitemin geliştirilebilmesi için beş temel yapının kurulabilmesi gerekmektedir:

• Klinik veri sözlüğü

• Klinik veri “repository”si

• Esnek veri giriş yeteneği

• Klinik verilerin sunulmasında ergonometrik ekran tasarımları

• Otomasyon desteği

3.3. Bir Elektronik Sağlık Kayıt Sistemi Modeli

Bir elektronik hasta kayıt sistemi aşağıdaki fonksiyonları yerine getirebilmelidir:

• Hasta ile ilgili tüm bilgiler tek bir kayıt numarası ile ilişkilendirilmelidir,

• Sisteme girilen tüm hasta bilgilerine kurumun her yerinden ulaşılabilmelidir,

• Hastaların yakınmaları ve tüm sağlık bakım süreci kaydedilmelidir,

• Sistem kullanılarak isteklerde bulunulabilmeli ve istek sonuçları otomatik olarak alınabilmelidir,

• Verilere kolayca ulaşım ve kullanma olanağı vermelidir.

• Bir bakım planı geliştirilip izlenebilmelidir (zorunlu değil),

Bir elektronik hasta kayıt sisteminin ne olduğunun tam olarak anlaşılabilmesi için, ne olmadığının bilinmesi de çok önemlidir: bir elektronik hasta kayıt sistemi sadece,

• Pasif bir veritabanı değildir,

• Veri toplama formları ile toplanan verilerin bilgisayara girilmesi ile yaratılabilecek bir hasta kayıt sistemi değildir,

• Tıbbi kayıtların bir sekreter tarafından veya tarayıcı kullanarak elektronik ortama kaydedilmesi değildir,

• Sorumluluk, veri bütünlüğü ve güvenlik gereksinimlerinin karşılanamadığı bir sistem değildir.

Sağlık bakımı verilebilmesi için toplanması ve işlenmesi gereken veri tipleri çok büyük bir çeşitlilik göstermektedir. Bir elektronik hasta kaydı sistemi niteliksel/niceliksel, dalga formları/görüntüler, numerik değerler/tanımlayıcı sözcükler gibi çok farklı özelliklerde veriyi toplayabilmeli ve işleyebilmelidir. Böyle bir sistemin konfigürasyonu da kurumların karmaşıklığına ve gelişen teknolojiyi takip etme düzeylerine göre de değişebilmektedir.

Elektronik hasta kayıtlarının oluşturulması, öncelikle bir sağlık kaydında yer alacak veriler ile ilgili standartların geliştirilmesini gerektirmektedir. Günümüzde, bir elektronik hasta kaydının içeriği ve yapısı ile ilgili çeşitli standartlar geliştirilmiştir ve ticari tıbbi kayıt yazılımlarında giderek artan birşekilde kullanılmaktadır.

3.4. Elektronik Sağlık Kayıtları için Veri Girişi

Elektronik hasta kayıt sistemleri hasta verilerine :

• zamana yönelik (time oriented),

• kaynağa yönelik (source-oriented) ve

• probleme yönelik (problem-oriented)

olarak ulaşılmasını destekler. Probleme yönelik hasta kayıtları oluşturulması klinik çalışanlarının hasta problemlerini ve problem ile bulgular arasındaki ilişkilerin açıkça tanımlamasını gerektirir. Elektronik hasta kayıtları oluşturulmasında ana konulardan biri elektronik hasta kayıtları içindeki verilerin girişleri ve sunumlarıdır.

Verilerin yapılandırılmış (structured) birşekilde toplanması için iki ana strateji vardır:

• Doğal dil işleme,

• Verilerin yapılandırılmış bir biçimde girilişi.

3.4.1. Doğal Dil İşleme (Natural Language Processing – NLP)

Doğal dil işleme (NLP) yöntemi, elektronik ortamda girilmiş olan serbest metinlerin; bir tıbbi terimler sözlüğü ve dil yapısı bilgisi (sözdizim, eşanlamlılar, vs.) içeren yazılımlar aracılığıyla parçalarına ayırıp (parsing) yapılandırılmış ve kodlanmış olarak saklanmasıdır. NLP’nin en basitşekli, kullanılan terimlerin bir indeksini üretir. Bu tip indeksler, içerisinde bir veya daha fazla belirlenmiş terim bulunan metinleri aramak veya geri çağırmak için kullanılır. NLP teknolojisi ile, en iyi durumda, sınırlı sayıdaki alanlarda bir insanın yapabileceği kadar veri elde edebilir. NLP’nin klinik çalışanları kendi bulgularını uygun cümlelerle anlatmada kısıtlamaması avantajının yanında sağlık çalışanlarını tanımlamalarında daha detaylı ve açık olmaya yönlendirememesi dezavantajı bulunur.

3.4.2. Yapılandırılmış Veri Girişi (Structured Data Entry – SDE)

Verilerin daha eksiksiz ve daha fazla belirli birşekide edinilmesindeki diğer ana strateji, verilerin bu amaçla geliştirilmiş arayüzler kullanılarak, yapılandırılmış birşekilde doğrudan girilmesidir (Structured Data Entry-SDE). Kimse sağlık çalışanlarının hangi içeriklerde ve hangi kombinasyonda hangi terimlerin kullanılabileceğini belirten büyük kılavuzlar kullanmalarını bekleyemeyeceği için, SDE ile veri girilmesini sağlayan yazılımların kullanıcılara mümkün olduğunca fazla destek veriyor olması çok önemli bir noktadır.

3.4.3. Veri Girişi Formları (Data Entry Forms)

Bazı durumlarda, belirli bir tıbbi uzmanlık veya belirli bir çalışma çerçevesinde, sadece sınırlı sayıda alanın belirtilmesine ihtiyaç vardır. Bu alanları bir veya iki formda birleştirmek verimli olabilmektedir. Böylece veri giriş işlemi bu formların doldurulmasına indirgenmektedir.

Elektronik hasta kayıt sistemleri tıbbın çok çeşitli alanları için SDE’yi desteklemelidir. Böyle bir amaç için form tabanlı bir yaklaşım uygun değildir. Bir hastada, küçük ve önceden tahmin edilemeyen bulguların saptanma olasılığı da düşünülürse, potansiyel bulguların sayısı çok fazladır. Herşeyi kapsayan bir yaklaşım, tüm potansiyel bulguları barındıracak çok sayıda form kullanılmasını gerektirir. Kullanıcılar birçok formu araştırmak zorunda kalırken, resmin bütününden uzaklaşabilir ve SDE’nin yetersiz olduğu kararına varabilirler.

3.4.4. Dinamik SDE

Veri giriş alanı genişse ve girilecek bulgular önceden tahmin edilemiyorsa, dinamik formlar tasarlanmalıdır. Bu da formlarının ilgi konusuna göre otomatik olarakşekillendirilmesi anlamına gelmektedir. Dinamik formlar elde etmek için intekaktif ekranların, menülerin, ikonların veya bunların kombinasyonunun kullanılması gibi değişik teknikler bulunmaktadır. Bazı durumlarda NLP sisteminin SDE ile kombinasyonu faydalı olabilir. NLP sistemi için mevcut uygulamalar, radyoloji raporları örneğinde olduğu gibi, kapsanan alan sınırlandırıldığında daha güvenilir ve etkin olur. Elektronik hasta kayıt sistemlerini doktor ve hemşireler için verimli yapmak amacıyla mevcut arayüz tekniklerinin en iyişekilde kullanılmasışarttır.

4. Ulusal Sağlık Tanımlayıcısı ve Elektronik Sağlık Kayıtları konusularında dünyadaki çalışmalar ve uygulamalar :

• Ingiltere: NHS’in ‘Information for Health’ projesi ve Yeni NHS Numarası

• Yeni Zelanda: 1996 ’da hükümet ‘2000 yılı için Sağlık Bilgi Stratejisi’ programını geliştirdi : On-Line NHI, NMDS, MWS + Ulusal Sağlık Bilgi Ağı.

• ABD: 1996 da ‘ Health Insurance Portability and Accountability Act ’ ile UHID zorunlu kılınmıştır. DHHS konuyu derinlemesine incelemiş, raporlar yayınlamış, tartışmaya açmış ve NPI (National Provider Identifier) oluşturulmuştur.

Ulusal Sağlık Tanımlayıcısına dayalı akıllı kart uygulamaları :

• Avrupa Komisyonu: Standartlaştırma komitesi (CEN) nin EUROCARDS aksiyonu altındaki 10 komitenin çalışmaları (CARDLINK 2, DIABCARD, TRUSTHEALTH…)

• G-7 ülkeleri: Global Healthcare Application Project, ‘G-7 Cards’

• Almanya: ‘Versichertenkarte’ projesi

• Fransa: ‘Sesam-Vitale’ projesi, Ulusal Sağlık ‘Intraneti’

• Finlandiya: TEKES/KELA’nın Biyometrik-Akıllı Kart projesi

Minimal Elektronik Sağlık Kaydı projelerinin tipik örnekleri :

Ulusal Minimal Sağlık Bilgi Seti ,

Ulusal Tıbbi Uyarı Sistemleri’dir.

Ulusal Minimal Sağlık Bilgi Seti, çeşitli ülkelerde aşağıdaki adlarla kullanılmaktadır :

• National Minimum Data Set,

• Minimum discharge data set veya Uniform Hospital Discharge Data Set (UHDDS)

• Résumé Clinique Minimum

Örneğin Yeni Zelanda, Ulusal Minimal Sağlık Bilgi Setinin içerdiği bilgiler:

– Sağlık Olayları (Health Events)

– Tanı ve Prosedürler (Diagnosis / Procedure Details)

– Bekleme süreleri (Waiting Time Events)

– Ulusal Kanser kayıtları (National Cancer Registry)

– Doğum kayıtları (Infants Born in Hospital)

– Ruh sağlığı kayıtları (Mental Health Event Details)

bilgilerinden oluşmaktadır.

Bu veriler kişilerin, her seviydeki sağlık kuruluşları ve aile hekimleri ile temasları sırasında toplanmakta ve ulusal bilgi ağı üzerinden, güvenilir biçimde, yetkili tüm sağlık çalışanlarının 24 saat hizmetinde olmaktadır

5. Sonuç ve Öneriler:

Ülkemizde, Ulusal Sağlık Tanımlayıcısı kullanımının hukuki, teknik ve organizasyonel altyapısının acilen oluşturulması ve bu tanımlayıcının kullanımının zorunlu kılınarak tüm sağlık bilgisi içeren evraklarda ve özellikle elektronik ortamlarda (Sağlık Bilgi Sistemlerinde) bulunması sağlanmalıdır.

Ulusal Sağlık Tanımlayıcısının, Nüfus Kayıt (MERNİS) Numarası ya da ülkemizde ‘Genelleşmiş Sosyal Sigorta’ hayata geçirildiğinde, bireylerin Sosyal Sigorta Numaraları olması önlenmelidir. Böyle bir seçim bireylerin sağlık ve hastalık bilgilerinin güvenliği ve özellikle mahremiyetinin sağlanamamasına yol açacaktır.

Ulusal Sağlık Tanımlayıcısı, ASTM’in tanım ve önerilerine uygun biçimde ve yapıda seçilmeli ve merkezi bir otorite ve veri bankası üzerinden yönetilmelidir.

Elektronik Sağlık Kayıtlarının oluşturulması için gerekli tüm öğelerin, tam olarak oluşmasını, özellikle de sağlık kurumlarının kendi (iç) sağlık kayıtlarını doğru, eksiksiz ve standart bir yapıda tutmaları beklenmemelidir. Böyle bir yaklaşım, ülkemizin, zaten tıp bilişimi ve Sağlık Bilgi Sistemleri konularında uluslararası düzeyin çok gerisinde olan durumun daha da kötüleştirecektir.

Günümüzde, özellikle, Internet’in sağladığı iletişim olanakları ve ‘De Facto’ standartlar da en hızlı biçimde değerlendirilerek Elektronik Sağlık Kayıtlarını pilot projeler biçiminde ve aşamalı olarak hayata geçirecek bir yaklaşım benimsenmelidir.

Bu amaçla Ulusal Minimal (Klinik ya da Taburcu) Sağlık Bilgi Seti, Ulusal Sağlık Tanımlayıcısına dayalı Akıllı Sağlık Kartları ve Ulusal Tıbbi Uyarı Sistemleri projelerine öncelik verilmelidir.

6. Kaynaklar

1. Yönetim Sürecinde Enformasyon Kullanımı. Sağlık”ta Strateji. T.C.Sağlık Bakanlığı Genel Sağlık Projesi Koordinatörlüğü Haber Bülteni. No:2. S:13-14. Haziran 1994.
2. Zielinski C.”New Equisities of Information in an electronic age.” BMJ. 1995;310:1480-1.
3. Perreault LE, Wiederhold G, Fagon LM (eds). Medical Informatics; Computer Applications in Health Care. Reading, MA:Addison-Wesley; 1990:20.
4. Morris TA, Guard Williamson JW, German PS et. al. Health science information management and continuing education of physicians. A survey of US primary care physicians and their opinion leaders. Ann Intern Med. 1989: 110;51-60.
5. Ornstein SM, Jenkins RG, Ury AG. Computer Applications in Office Practice Rakel Textbook of Family Practice. Rakel RE ed.. 5th Ed. Philadelphia, WB Saunders Company; 1995: 1665-1672.
6. Haywarf R, Kahn G. Computers in Clinical Practice: Managing Patients, Information and Communication Patient Education. Osheroff J. ed.. Philadelphia. American College of Physicians, 1995: 93-109.
7. Shortliffe EH, Marine SA, Shick L et. al. Approaching equity in consumer health information delivery: NetWellness. JAMIA 4(1):6-13.
8. Pakenham-Walsh N, Priestley C. Meeting the information needs of health workers in the developing countries. BMJ 1997:314;90.
9. Kale R. Health