SAĞLIK EĞİTİMİSağlık Eğitimi

SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROGRAMI VE SAĞLIK EĞİTİMİ

Özet: Sağlığın tanımı çeşitli kaynaklarda sağlığın farklı boyutları gözönüne alınarak yapılmıştır. Kısmen eksiklik olmakla birlikte en geçerli sağlık tanımı, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) kuruluş anayasasında yer alan, “Bireyin bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir”şeklinde ifade edilmiştir.

Sağlıklı bireylerin sağlığının korunması ve sağlığını kaybetmiş bireylerin sağlıklı kılınması hususu uluslar arası metinlerde olduğu gibi ülkemizde de Anayasamızda yer almıştır. Anayasamıza göre sağlık hizmetlerinin sağlanması devletin asli görevleri arasında sayılmıştır.

Anayasal düzenlemeler ile devletin görevleri arasında bulunan sağlık ve sağlık kapsamında yer alan tüm faaliyetlerin yerine getirilmesi için Sağlık Bakanlığı kurulmuştur.

Ülkelerin gelişmişlik düzeyiyle bağlantılı farklılıklar göstermekle birlikte sağlık hizmetleri iyilik haliyle beraber özünde sorunları da içerir. Gelişen olanaklar ve tıp teknolojisindeki yeniliklerle paralel olarak bireylerin sağlık hizmetlerinden beklentileri yükselmiştir.

Hükümetler sağlık hizmetlerinden değişen beklentilere cevap vermek üzere sağlık sisteminde sürekli bir iyileştirme çabası içerisine girmiştir. Ülkemizde 1960’lı yıllardan sonra ivme görülen sağlık sistemini iyileştirme çabaları özellikle son on beş yılda reform niteliği taşır hale gelmiştir. Bu kapsamda, yapılan en son reform çalışması Sağlıkta Dönüşüm Projesidir.

Sağlıkta Dönüşüm Projesi sağlık hizmeti sunumunda daha iyi hizmetşartları oluşturulmasına yönelik kapsamlı reformlar önermektedir. Proje kapsamında, Bakanlık içi görev dağılımı itibariyle sağlık eğitimi çalışmalarında odak nokta olan, Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü’nün faaliyet alanı genişletilerek halkın sağlık eğitimi, tıpta uzmanlık eğitimi, sürekli eğitim ve hizmetiçi eğitimi alanlarını kapsayacak değişikliklere gidilmiştir.

Literatür taramasışeklinde yapılan bu çalışmada, genel hatları ile Türk sağlık sistemi tanımlanmış ve sağlık sisteminde yapılan reform çalışmalarına yer verilerek bu konudaki en son çalışma olan Sağlıkta Dönüşüm Projesi ve sağlık eğitimi faaliyetlerine değinilmiştir.

Anahtar kelimeler: sağlık, sağlık reformu, sağlıkta dönüşüm programı, sağlık eğitimi

Abstract: Health has been defined in different sources and different types. In addition to this, the most valid health definition which is the constitution of World Health Organization (WHO) is a good health situation of individual physically, mentally and socially.

Health life and improving health have been taken place in international documents. This issue has been guarantied by constitution which is the highest legal documents. Moreover, It has been among duties which the state should perform the public.

With constitutional regulations, Ministry of Health has been founded in order to realize all activities governmental health duties.Although health services demonstrate differences related to the development level of country, they include different problems. With the developing chances and the innovations in medicine technology, the expectations of individuals about health services have increased.

Governments has tried to improve continually in health system in order that reply to expectations which change in health services.Health Transformation Program suggests the comprehensive reforms to be constituted the better service conditions in order to present health services. In the framework of this Project, the General Directory of Health

Training which is a focal point on health training works has been expended its activity areas and made changes including the public health training, expertise training in medicine, permanent training and inservice training. In this study, which has been executed by literature scanning, Turkish Health System has been defined and both Health Transformation Project and health training activities have been mentioned and the changes of the health system have also been stated in this study.

Key Words: Health, Health Reform, Health Transformation Program, Health Education.

SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROGRAMI VE SAĞLIK EĞİTİMİ

1 – GİRİŞ

Sağlığın tanımı, çeşitli kaynaklarda sağlığın farklı boyutları göz önüne alınarak yapılmıştır. Bu tanımların geneli bireyin yaşamını sürdürürken negatif durumda bulunmaması yönü üzerinde yoğunlaşmıştır. Sağlığın tüm boyutlarını ele alan ve sadece negatif halde bulunmamadan öte bir durumu ifade eden, kısmen eksiklik içermekle beraber, en geçerli tanım Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) kuruluş anayasasında kullanılan sağlık tanımıdır. Bu tanıma göre, “Sağlık, sadece hastalık ve sakatlık halinin olmayışı değil, bedensel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir.” (http://www.un.org.tr/who/Who.html,).

Sağlık, günlük hayatın kaynağıdır, hayatın hedefi değildir (http://www.un.org.tr/who/Who.html). Bu bağlamda, sağlıklı olmak, sağlıklı yaşamak bireyin en doğal hakkıdır.

Sağlıklı yaşamak konusu, ilk defa, uluslar arası alanda kabul gören tüm ülkelere uygulamalarda referans çerçeve oluşturan insan hakları evrensel bildirgesinde 25. maddesinde yer almıştır. Aynı konu, DSÖ’nün 1970 yılında genel asamblesinde aldığı 23-41 sayılı kararında sağlıklı doğup yaşamak hakkınışuşekilde ifade eder, “Sağlık hakkı bir temel insan hakkıdır” (EREN, N.,1992).

Sözkonusu husus, Anayasamızın 41. Maddesinde, “Aile, Türk toplumunun temelidir. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlaması öğretimi ile uygulamasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar” (Birleşik Sağlık Sigortası Sağlık Reformu Projesi Mevcut Durum Raporu, 2003)şeklinde ifade edilen, aile sağlığının korunması ve geliştirilmesine yönelik hizmetlerin devletin sorumluluğunda olduğu; yine Anayasamızın 56. Maddesinde, “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir. Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler. Devlet bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak, onları denetleyerek yerine getirir. Sağlık hizmetlerinin yaygın birşekilde yerine getirilmesi için kanunla genel sağlık sigortası kurulabilir” (Birleşik Sağlık Sigortası Sağlık Reformu Projesi Mevcut Durum Raporu, 2003) şeklinde ifade edilen, çevre sağlığının korunmasına ilişkin düzenlemelerin yapılması, sağlığın korunması ve geliştirilmesi, sağlık hizmetlerinin planlanması ve sunumunun gerçekleştirilmesi, denetimlerin yapılması ve maliyetinin karşılanması için finansman kaynakları sağlanmasının devletin sorumlulukları arasında yer aldığı belirtilmiştir.

2 – SAĞLIK BAKANLIĞI’NIN KURULUŞU:

Sağlık Bakanlığı, milli mücadelenin başlangıcında ilk milli hükümet bünyesinde, 2 Mayıs 1920 tarih ve 3 sayılı kanunla o günki adı ile Sıhhiye ve Muavenet-i İçtimaiye Vekaleti (Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı) olarak kurulmuştur (Türkiye Sağlık Hizmetlerinde 50. Yıl, 1973).

Sağlık Bakanlığı teşkilat yapısı ve görevleri 181 ve 210 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile bazı değişiklikler yapılarak yeniden düzenlenmiştir. Son olarak, 24.01.1989 tarih ve 356 sayılı “Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” ile Bakanlığın ismi değiştirilmiş ve hizmetşartlarına göre merkez ve taşra teşkilatı örgütü geliştirilerek bugün ki örgüt ve yönetim biçimini almıştır (Türkiye Sağlık Hizmetlerinde Üç Yıl Mayıs 1999-Mayıs 2002, 2003).

Sağlık Bakanlığı, 181 sayılı Sağlık Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 1. maddesine göre, “Herkesin hayatının beden ve ruh sağlığı içinde devamını sağlamak, ülkenin sağlıkşartlarını düzeltmek, fertlerin ve cemiyetin sağlığına zarar veren amillerle mücadele etmek ve halka sağlık hizmetlerini ulaştırmak, sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermelerini temin etmek için Sağlık Bakanlığının kurulmasına, teşkilat ve görevlerine ilişkin esasları düzenlemektir. (www.istabip.org.tr/yasa/teskilat.html).

Bireyin ve toplumun sağlığını korumak, hastalananların tedavisinin sağlanması, tedavi olup tam olarak iyileşemeyen sakat kalanların diğer insanlara bağımlı olmadan yaşamlarını sürdürülebilmesi için yapılan planlı çalışmaların tümüne “sağlık hizmetleri” denilir (Sağlık Hizmetlerinde Denetim,1973).

Sağlık Bakanlığı, birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetleri vermekten sorumlu ana organizasyon ve koruyucu sağlık hizmetleri veren tek kuruluştur. Bakanlık, entegre bir model uygulamak suretiyle birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerini sunar.

3 – REFORM ÇALIŞMALARI VE SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROGRAMI:

Ülkelerin gelişmişlik düzeyiyle bağlantılı farklılıklar göstermekle birlikte sağlık hizmetleri iyilik haliyle beraber özünde sorunları da içerir. Gelişen olanaklar ve tıp teknolojisindeki yeniliklerle bağıntılı olarak bireylerin sağlık hizmetlerinden beklentilerini yükselmiştir. Bu nedenle, tüm dünyada ülkelerin ihtiyaç ve imkanlarıyla bağlantılı olarak hükümetler hizmet sunumu ve sağlık verilerinin iyileştirilmesi için sürekli bir çaba içerisine girmişlerdir.

3.1 – Reform Çalışmalarının Tarihçesi:

Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan 1980’lere kadar geçen dönemde, hizmetin iyileştirilmesine yönelik sağlık alt yapısı ve örgütlenmeyle ilgili pek çok değişikliğe tanık olunmuştur. Bu çabalar özellikle son on beş yılda yoğunluk kazanmıştır. Bu çalışmalar sağlık sistemini oluşturan farklı bileşenler üzerinde yoğunlaşmakla birlikte, 1980 öncesi sağlık politikalarında kabul gören iyileştirmeye yönelik yaklaşımlardan öte sağlık sisteminin tüm bileşenlerinde sorun görüldüğü ve sağlık sistemini değiştirmeye yönelik reform düşüncesi ile harekete geçilmiştir.

Bu yöndeki ilk çalışma, 1987 yılında, “Temel Sağlık Hizmetleri” yasasının çıkarılması olmuştur. Ancak bu yasanın bazı önemli maddeleri Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. Yasa, halen yürürlükte olmasına rağmen uygulamaya geçilmesi mümkün olmamıştır (Birleşik Sağlık Sigortası Sağlıkta Reform Projesi, ara rapor, 2002).

Bu konuda bir başka deneme 1989 yılında ulusal sağlık politikalarının geliştirilmesi olmuştur. Bu amaçla bir taslak hazırlanmış fakat hükümet politikaları üzerinde etkili olamamıştır (Birleşik Sağlık Sigortası Sağlıkta Reform Projesi, ara rapor, 2002).

1990 yılında uluslar arası bir kurum (White Paper) ve Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) ortak bir çalışma ile sağlık sektörünün bir master planını hazırlamış ve detaylı bir çalışmayla sağlık reformları ana stratejileri ortaya konulmuş ve bu dört ana stratejiden DPT uzlaştırma seçeneğini tercih etmiştir.

Türkiye’de uygulanmak istenen sağlık reformlarının çerçevesi ilk olarak master plan etüdü ile belirlenmiştir. Master plan etüdünü takip eden yıllarda değişik dönemlerde farklı hükümetlerin sağlık reformu girişimleri olmuştur. Reform düşüncesi ile belirlenen hedeflere ulaşabilmek üzere birinci, ikinci, üçüncü sağlık projesi hazırlanmıştır.

1990 yılı sonunda Dünya Bankası desteğinde yürütülen projeler temel olarak sağlıkta reform çalışmalarını konu edinmiş ve bu dönemde reform çalışmalarının adı “sağlık projesi” olarak ifade edilmeye başlanmıştır. (Sağlıkta Dönüşüm, 2003).

3.2 – Sağlıkta Dönüşüm Programı:

58 ve 59. Hükümet Programında yer alan “Acil Eylem Planı” çerçevesinde Sağlık Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı birlikte Sağlık ve Sosyal Güvenlik Kurumlarına reform önerileri getiren bir program yani, “Sağlıkta Dönüşüm Programı” oluşturulmuş ve program çerçevesinde belirlenen hedeflere ulaşabilmek için “Sağlıkta Dönüşüm Projesi” hazırlanmıştır.

Sağlıkta Dönüşüm Projesi içerik olarak, Dünya Bankası ile anlaşmaya varılan ilk üç projeye göre daha kapsamlı ve geniş açılımlı bir çalışmadır. Sağlıkta Dönüşüm Projesi ana başlıklar halinde:

1. Sağlık Bakanlığı yönetim yapısının yeniden düzenlenmesi; önderlik, planlayıcılık ve denetleyicilik rolünün güçlendirilmesi,

• Sağlık Bakanlığı’nın idari ve işlevsel yapısının yeniden düzenlenmesi,

• Akılcı ilaç ve tıbbi malzeme yönetimi ve kullanımında kurumsal yapının yeniden düzenlenmesi,

• Nitelikli ve etkili sağlık hizmetleri için kalite ve akreditasyon,

• Sağlık sektöründe araştırma – geliştirme faaliyetlerine önem verilmesi,

2. Genel sağlık sigortasının kurulması,

3. Sağlık hizmet sunumunun yeniden yapılandırılması,

• Temel Sağlık Hizmetlerinin güçlendirilmesi ve aile hekimliği,

• Kamu yataklı tedavi kurumlarına özerk yönetim modeli geliştirilmesi

• Etkili ve kademeli sevk zinciri

4. Bilgi ve beceri ile donanmış, yüksek motivasyonla çalışan sağlık insan gücü,

• Sağlık alanında çalışanların geliştirilmesi ve yetkilendirilmesi,

• Halk sağlığı okulu,

5. Ulusal sağlık bilgi sistemine geçilmesini (e-sağlık) hedeflenmektedir (Sağlıkta Dönüşüm Ulusal Fikir Birliği Toplantısı Çalışma Notları, 2003).

4 – SAĞLIK EĞİTİMİ:

Sağlık eğitimi, çok sayıda tanımı olmakla beraber Smith’in (1979) tanımına göre, “Bireylerin ve toplumun sağlığının geliştirilmesi, sürdürülmesi ve iyileştirilmesi ile ilgili bilgi, tutum ve davranışları kollektif olarak belirleyen etkileşimler bütünlüğüdür” (Tabak, R. S., 2000).

4.1 – Sağlık Eğitiminin Tarihçesi ve Mevcut Durum:

Sağlık eğitiminin kurumsallaşması, uluslar arası düzeyde ilk defa 1946 yılında DSÖ bünyesinde bir sağlık eğitimişubesi kurulması ile başlamıştır. Buşubenin görevleri, bütün ülkelerde halk sağlığı eğitiminin gelişmesini sağlamak, ihtiyacı olan ülkelere bu yönden yardım etmektir (Tabak, R. S., 2000).

Ülkemizde sağlık eğitimi kurumsallaşması, Cumhuriyet sonrası dönemde ilk defa 1930 yılında çıkarılan 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu ile Sağlık Bakanılğı sağlıkla ilgili yayın ve sağlık eğitimi yapmakla yükümlü kılınmış bu hizmetlerin nelerden ibaret olduğu da aynı kanunun ilgili maddelerince açıklanmıştır (Türkiye Sağlık Hizmetlerinde 50. Yıl, 1973).

05 Haziran 1921’de kurulan İstatistik ve Neşriyat Müdürlüğü 1936 yılında 3017 sayılı Teşkilat Kanunu ile Sağlık Propagandası ve Tıbbi İstatistik Genel Müdürlüğü adını almıştır (Türkiye Sağlık Hizmetlerinde 50. Yıl, 1973). Anılan Genel Müdürlüğün ismi 30.04.1963 tarih ve 11334 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 225 sayılı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Kuruluş ve Memurları Kanunu ile Mesleki Öğretim Genel Müdürlüğüşeklinde ismi değiştirilmiş ve sözkonusu Genel Müdürlük 20.02.1982 tarih ve 8/4334 sayılı Bakanlıkların Yeniden Düzenlenmesine Dair Kararname ile Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü adını almıştır (TABAK, R.S., 2000).

Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü’nün görevleri 181 Sayılı Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye göreşuşekilde belirlenmiştir:

• Sağlık meslek eğitimini, Türk Milli Eğitim Temel Kanunu ve mesleğin özel ve genel amaçları doğrultusunda yürütmek,

• Sağlık personeli yetiştirmek üzere orta ve yüksek dereceli okulların açılması için gerekli plan ve programların yapılması ve okulların açılması ile ilgili işlemleri yürütmek,

• Türk Silahlı Kuvvetlerine ait olanlar hariç, Bakanlık dışı özel ve resmi kurumlarca açılması planlanan orta dereceli sağlık meslek okullarının açılış hazırlıklarını incelemek, incelettirmek ve değerlendirmek, açılmış bulunanların mesleki eğitim yönünden denetimlerini yapmak,

• Sağlık meslek eğitimini geliştirici,bilimsel ve teknolojik gelişmelere paralel hale getirici, etkinliğini artırıcı tedbirleri almak, araştırmalar yapmak veya yaptırmak, alınacak sonuçları değerlendirmek,

• Eğitimde kullanılan metot ve tekniklerin uygulama usullerini tesbit etmek, eğitimin standardizasyonunu sağlamak ve gerekli araç, gereç ile diğer imkanları temin etmek veya ettirmek,

• Mevcut ders programlarının geliştirilmesi, yeni açılacak bölüm veya okullar için ders programı hazırlanması, eğitimle ilgili mevzuatın geliştirilmesi, değiştirilmesi veya yeniden hazırlanması, yurtiçi ve yurtdışı mesleki okullardan mezun olanların diplomalarının tedkiki, tescil ve işlemlerinin yürütülmesini sağlamak,

• Bakanlığın yayın hizmetlerini düzenlemek, yürütmek.

• (Ek: 8/6/1984 – KHK 210/3 md.) Halk sağlığı eğitimini düzenlemek ve yürütmek,

• Bakanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak (http://www.istabip.org.tr/yasa/teskilat.html).

Bakanlık bünyesinde 1963 yılına kadar sınırlı bir ortam içerisinde kalan sağlık eğitimi faaliyetlerine etkinlik kazandırılması amacıyla, merkezde sağlık eğitimi ve sağlık eğitimi uygulamaşubeleri kurulmuştur. Taşra örgütü içinde il sağlık müdürlükleri bünyesinde Sağlık Eğitimi Ünitesi kurulması ele alınmış ve bu ünitelerin kuruluşu 1969 yılında gerçekleşmiştir (Türkiye Sağlık Hizmetlerinde 50. Yıl, 1973).

Bakanlık bünyesinde, teknolojik ve maddi yetersizliklere rağmen halkta sağlık bilinci oluşturabilmek için 1924 yılından itibaren sağlık çalışanlarını bilgilendirmeye yönelik Sıhhiye Mecmuası basımı gerçekleştirilmiş, çeşitli il merkezlerinde sağlık müzeleri kurulmuş; 1925 yılından itibaren her iki yılda bir Milli Türk Tıp Kongresi düzenlenmiş; 1926 yılından itibaren sağlık broşürleri ve renkli duvar afişleri hazırlanmış; 1928 yılından itibaren 35 mm.lik sağlık filmleri hazırlanmış; 1930 yılından itibaren sağlık sergileri açılmış;1946 yılından itibaren radyoda sağlık konuşmaları yapılmış; il, ilçe ve köylerde kongre, konferans ve seminerler verilmiş; 1955 yılında itibaren halk sağlığı eğitimini ülke çapında yaymak ve geliştirmek amacıyla uluslar arası kuruluşlarla (UNESCO) işbirliğine gidilmiş ve uluslar arası kongrelere Bakanlığı temsilen delegeler gönderilmiştir.

Sağlık insangücü ihtiyacını karşılamak üzere, Bakanlığın kuruluşundan itibaren hummalı bir çalışmaya girişilmiş, 1924 yılında ortaokula dayalı iki yıl süreli İstanbul’da gündüzlü, Sivas’ta yatılı olmak üzere iki küçük sağlık memurluğu okulu açılmıştır. Bu okullara 1961 yılında, “Sağlık Koleji” adı verilerek yardımcı sağlık personeli yetiştirilmeye başlanmış ve 1978-1979 öğretim yılından itibaren sağlık kolejinin adı “Sağlık Meslek Lisesi” olarak değiştirilmiştir (Sağlık Hizmetlerinde 80. Yıl, 2002).

Hekim dışı sağlık personelinin mesleki becerilerinin geliştirilmesi ve sağlık hizmetlerinde ihtiyaç duyulan ara insan gücünün yetiştirilmesi için 10.04.1965 tarih ve 11976 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 555 sayılı yasa ile Ankara Gevher Nesibe Sağlık Eğitimi Enstitüsü kurulmuştur. Daha sonra, Erzurum, Kayseri, Konya, İstanbul, İzmir’de de Sağlık Eğitimi Enstitüsü açılarak sayısı Türkiye genelinde altıya yükseltilmiştir.

Birinci sağlık projesi kapsamında düzenlenen I. Ulusal Sağlık Kongresi’nde, Avrupa Birliği (AT) normlarına uygun sağlık insan gücü yetiştirilmesi gündeme gelmiş ve belirlenen hedeflere ulaşabilmek için “Sağlık Eğitimini Yeniden Yapılandırma Projesi” başlatılmıştır. Bu proje kapsamında, 175, 184/1, ve 185/1 sayılı Sağlık Bakanlığı Yüksek Sağlık Şurası Kararları’na istinaden, ülkemizde ebe, hemşire ve sağlık memurluğu eğitiminin lisans düzeyinde (dört yıllık) yüksekokullarda verilmesi ve bu sistemin ülke modeli haline getirilmesi benimsenmiştir (Sağlık Hizmetlerinde 80. Yıl, 2002).

Sağlık ve eğitim alanındaki teknolojik gelişmeler, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) nezdinde Sağlık Eğitim Enstitüsünü bitirenlerin konumuna ilişkin belirsizlikler ve Sağlık Eğitim Enstitülerinin akademik eğitim verecek insan gücünü bünyesinde barındırmaması nedeniyle, 2809 sayılı yasanın Ek: 30 Maddesine dayanılarak, Sağlık Bakanlığı’nın talebi; Yüksek Öğretim Kurulunun uygun görüşü; Milli Eğitim Bakanlığı’nın teklifi ve Bakanlar Kurulu’nun 24.08.1994 tarih ve 94/6138 sayılı kararı ile Ankara Üniversitesi Sağlık Eğitim Fakültesi ve Marmara Üniversitesi Sağlık Eğitim Fakültesinin açılmasına karar verilmiştir. Bakanlığın ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücünü karşılamak amacıyla açılan bu fakültelerin kuruluş aşamasında ki bina, araç – gereç ve her türlü lojistik destek yapılan protokol gereğince Sağlık Bakanlığı’nca karşılanmıştır.

Sağlık Eğitim bölümü mezunlarının mesleki tanımları, VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı Sağlık Hizmetleri Özel İhtisas Komisyonu Raporunda, sağlık hizmetleri kapsamında yeni meslek grupları içerisinde tanımlanmış ve görev tanımlarışuşekilde ifade edilmiştir: “Sağlık Eğitimcisi; sağlık sorunları, hastalıktan korunma ve sağlığı geliştirme ile ilgili olarak halkı bilgilendirmek ve toplumun sağlık bilincinin yükselmesine katkıda bulunmak amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapar. Ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı orta öğretim kurumlarında okutulan sağlık bilgisi dersini verirler” (Devlet Planlama Teşkilatı VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı Sağlık Hizmetleri Özel İhtisas Komisyonu Raporu).

Sağlık Bakanlığı’nın sağlık eğitimiyle ilgili görev, yetki ve sorumlulukları, 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu, 224 Sayılı Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi Hakkında Kanunu, 3017 sayılı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Teşkilat ve Memurin Kanunu, 3359 Sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 181 Sayılı Sağlık Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Halkın Sağlık Eğitimi Yönetmeliğinin ilgili maddeleri ile belirlenmiştir. Sağlık eğitimi çalışanlarının görev ve yetki sorumlulukları: Sağlık Eğitimcisi ve Sağlık Eğitimi Teknisyenlerinin Görev, Yetki ve Sorumluluklarını Gösterir Yönetmelikle belirlenmesine rağmen Bakanlık bünyesinde henüz Sağlık Eğitimcisi adına düzenlenmiş herhangi bir kadro veya ünvan bulunmamaktadır.

4.2 – Sağlıkta Dönüşüm Projesi ve Sağlık Eğtimi:

Sağlık Bakanlığı Sağlıkta Dönüşüm Projesi kapsamında; Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü’nün faaliyet alanı genişletilerek halkın sağlık eğitimi, tıpta uzmanlık eğitimi, mezuniyet sonrası sürekli eğitim ve hizmetiçi eğitimi kapsayacakşekilde yeniden yapılandırılmıştır.

Sağlıkta Dönüşüm Projesi kapsamında, özellikle, toplumda en çok görülen, en çok öldüren, en çok sakat bırakan, sağlık sistemimize maliyeti en yüksek olan sağlık sorunları belirlenmiş ve bu konuda yerel ve ulusal televizyon, radyo programları, yazılı basın, tiyatro ve seyredilme oranı yüksek diziler aracılığıyla halka eğitimi çalışmalarına ağırlık verilmiştir (Sağlık 2003, 2004).

Tıpta uzmanlık eğitimi ile ilgili faaliyetler, Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü bünyesine alınmıştır. Bu kapsamda tıpta uzmanlık eğitimini veren personele ilişkin 28.08.2003 tarihinde “Eğitim Personelinin Nitelik ve Seçim Esasları Hakkında Yönetmelik” yürürlüğe girmiştir. (Sağlık 2003, 2004).

Tıpta Uzmanlık Tüzüğü’nün gününşartlarına göre yeniden düzenlenmesi gayesi ile meslek örgütleri ile görüşmeler yapılmış ve yapılan çalışmalar sonucunda “Tıpta Uzmanlık Tüzüğü Tasarı Taslağı” hazırlanarak ilgili tarafların görüşüne sunulmuştur.

Sağlıkta Dönüşüm Projesi çerçevesinde, Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sağlık Meslek Liseleri Milli Eğitim Bakanlığı’na sağlık lisesi olarak devredilmiştir. Sağlık Eğitim Enstitülerine öğrenci alımları durdurulmuştur.

Halkın sağlık eğitimi ve personelin hizmet içi eğitiminde ülke kaynaklarının verimli kullanılması Sağlık Bakanlığı’nın farklı birimleri tarafından yürütülen eğitimlerde tekrarın önlenmesi, sektörlerarası işbirliğinin sağlanması amacıyla 05.06.2003 tarihli Makam oluru ile koordinasyon sağlama görevi Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğüne verilmiştir (Sağlık 2003, 2004).

Her alanda bilgi patlamasının yaşandığı günümüzde sağlık alanındaki gelişmeleri takip edebilecek, gelişen teknolojik olanakları sağlık alan&#30