Genel SağlıkHABERLER

ANNE ADAYLARI; İÇTİĞİNİZ SUYA DİKKAT!

Annelik hayatta yaşanan en güzel duygulardan biridir. Her anne adayı sağlıklı bir çocuk sahibi olmayı hayal eder. Hamilelik döneminin iyi geçirilmesi ve bebeğin sağlıklı olarak dünyaya gelebilmesi için anne adayının sağlıklı beslenmesi en önemli unsurlardandır. Beslenmenin yanında hamilelik sırasında alınan su da içinde bulunan doğal mineraller ve pH değeri bakımından oldukça önem taşımaktadır. Hamilelikte içilen doğal mineralli su ve pH kavramı hakkında bilgi veren beslenme ve diyet uzmanı Yasemin Bradley konu ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu;

Yaz Döneminde Hamilelik ve Hamilelik Sırasında İçilen Suyun Önemi

“Bir bebeğin yüzde % 74’ü sudan oluşuyor. Hamileliğin 6. ayında ise bebeğin % 90 ‘ı su. Yalnızca bu rakamlar bile bize hamilelikte suyun ne kadar önemli olduğunu açıklamaya yetiyor!

Vücudun çok daha fazla suya ihtiyaç duyduğu zamanlar vardır. Bunlardan biri de hamilelik dönemidir. Yaz aylarında bu ihtiyaç daha da artabiliyor. Hamile bir kadının günlük su ihtiyacı 3 litredir. Bu miktarın bir kısmını süt, ayran, meyve suyu, bitki çaylarıyla da karşılayabilirsiniz. Ancak hamile bir kadın için en iyi içeceğin pH değeri yüksek doğal mineralli su olduğunu, suyun 0 kalori olduğunu unutmayın!”

Su Bebeği ve Anneyi daha Sağlıklı bir Doğuma Hazırlar

“Araştırmalara göre anne susuz kalırsa, bebek de susuz kalıyor. Su, bebeği ve anneyi daha sağlıklı bir doğuma hazırlıyor. Susuzluk hamile bir kadında kasılmaları artırıyor. Bu yüzden hamileliğin son 3 ayında su yetersiz kalırsa erken doğum riski olabilir! Hamilelikte su çok önemli!”

Hamilelikte Sudaki Minerallerin Önemi

“Hamilelikte kalsiyum ve magnezyum ihtiyacı çok artar. Suyun kalsiyum ve magnezyum içermesi bu ihtiyacın karşılanmasına yardımcı olacaktır. Yeterli kalsiyum almazsanız, bebek ihtiyacı olan kalsiyumu sizin kemiklerinizden alacaktır. Bu da ileride kemik erimesi riskinizi artırır. Bu yüzden özellikle kalsiyum seviyesi yüksek doğal mineralli suları tercih etmenizi öneriyorum.”

Alkali Olan Amniyotik Sıvı Miktarı Bebekler için Hayati Önem Taşır

Hamilelik sırasında bebeğin anne karnında alkali bir ortamda yaşadığını belirten Bradley Hamile iken Alkali oranı yüksek su içmenin yararlarını şöyle açıkladı:

“Bebek amniyotik sıvı denilen koruyucu bir sıvının içinde yüzer. Yani bebekler bazik bir suyun içinde büyürler. Amniyotik sıvının görevi bebeğe rahim içinde rahat bir ortam sağlamaktır. Bu sıvı bebek için hayati önem taşır; onu dış etkenlerden, enfeksiyonlardan korur. Amniyotik sıvı miktarı azsa bebeğin akciğerinin yetersiz gelişimi, hareketlerinde azalma, uzuvlarında şekil bozuklukları gibi sorunlar ortaya çıkabilir.

Anneyle bebeğin içinde yüzdüğü amniyotik sıvı arasında saatte 0,5 litrelik bir su alışverişi oluyor.

Anneye su verildikçe bebeğin içinde yüzdüğü amniyotik sıvı artmaya başlıyor.

Vücut için yararlı olan doğal mineralli, bazik su içmektir. Bu hamileler için de geçerlidir. Aynen yediklerimiz gibi içtiklerimizin de vücudumuzun kimyası üzerinde etkisi vardır. Çoğumuzun en çok içtiği içecek su olduğuna göre su seçimine çok dikkat etmek gerekli! İnsan vücudu sürekli olarak pH dengesini sağlamaya çalışıyor. Çünkü vücutta tüm metabolik işlemler dengeli bir pH’a bağlı. Bazı sistemler (sindirim sistemi gibi) asidik de olsa daha çok alkalen bir yapıya sahiptir. Sağlıklı bir vücut asidik olmamalıdır. Doğru pH seviyesinde kalmalıdır. Vücuttaki her işlem kan pH’ının belli bir seviyede kalmasıyla doğru işler. Su seçerken pH’ı yüksek sular tercih edilmelidir. Sürekli asidik bir ortama maruz kalındığında hücrelerin toksik yükü yavaş yavaş artabiliyor, yapıları değişebiliyor. Doğru pH seviyesi sağlanamadığında hücrelerin gerekli besinleri alması, bunları enerjiye çevirmesi zorlaşır.“

Yaz Döneminde Bebeklerin ve Çocukların Günlük Su İhtiyacı ve Mineralli Su Tüketiminin Önemi

„Bebeklerin su ihtiyacı erişkinlerden çok daha yüksektir, 3 katı kadardır! İlk 6 ayda bebeğin su ihtiyacı anne sütüyle karşılanır. Altı aydan sonra buna su da eklenir. Bebek büyüdükçe bedenin su yüzdesi azalır. 2 yaşın altındaki çocuklar sıcaktan erişkinlere göre çok daha fazla etkilenirler. Özellikle yaz aylarında ishal –kusma ile kendini gösteren mide bağırsak hastalıklarına çok fazla rastlanır. Bu hastalığın en önemli nedeni aşırı sıcağın etkisiyle çocuklarda su kaybının fazla olmasıdır. çocuklar günde en az 6 -8 bardak su içmelidir. Bu miktar gün boyunca düzenli olarak alınmalı, 3-4 bardağı okulda içilmelidir. Yaz aylarında aşırı sıcak, egsersiz, ishal gibi durumlarda bu miktar artırılmalıdır. pH değeri yüksek, doğal mineralli su tüketmeleri, çok daha yararlı olacaktır. „