Genel SağlıkHABERLER

KLİMANIN KARŞISINA GEÇEREK SERİNLEMEKTEN KAÇININ

Çöl sıcaklarıyla tanıştığımız son yıllarda serinleyebilmek için iş yerlerinde, trafikte ve evlerde klimalara gereksinim duyuyoruz. Klimalar temelde “soğutma çevrimi” kullanarak, yani ortamdan ısı çekerek o ortamın sıcaklığını azaltmak için tasarlanmış sistemlerdir.

Etiler Memorial Polikliniği KBB Bölümü’nden Uz. Dr. Atilla Şengör “Klimaların neden olduğu KBB hastalıkları ve korunma yolları” hakkında bilgi verdi.

Doğrudan klima esintisine maruz kalanlarda, zatürree ve diğer alt solunum yolu infeksiyonları görülebilir

Sıcak havalarda konforlu olabilmek ve verimli çalışabilmek için üretilen bu cihazlar, eğer uygunsuz şekilde kullanılırlarsa bazı sağlık problemlerine yol açabilirler. Klimanın hava üfleme kanatlarının, üzerimize doğrudan yönlendirilmemesi gerekir. Klima rüzgarının karşısında bulunmaktan kaçınılmalıdır. Uzun süreli ve doğrudan klima esintisine maruz kalanlarda, zatürree ve diğer alt solunum yolu infeksiyonları görülebilir. Buna neden olan bakteriler klimaların filtrelerinde bulunabilirler. Ayrıca bazı akar tipleri ve hatta küf mantarları gibi bazı etkenler bu filtrelerde bulunabilir ve alerjik nezlesi olan hastaların şikayetlerinin sebebi olabilirler. Bu nedenle klimaların iç ünitelerinde bulunan filtrelerin sık sık temizlenmesi gerekir. Ev ve bazı kullanım alanlarında ilkbahar ve sonbahar aylarında yılda 2 defa olmak üzere; ofis ve işyerleri gibi kalabalık ortamlarda ise 3 ayda bir filtrelerin temizlenmesi veya değiştirilmesi gerekir.

Burun tıkanıklığı ile başlıyor

Klima donanımına elektrostatik veya hepa filtreler eklenmesi havadaki alerjenlerin temizlenmesine yardımcı olabilir. Ancak bununla birlikte alerjik nezleli hastaların sıkıntısını tetikleyen faktörler arasında ani ısı ve nem değişimleri de bulunmaktadır. Burun mukozası ortamın ısısına ve nemine göre çeşitli yanıtlar verir. Burun içinde konka adını verdiğimiz yapılar, bu ani klimatik değişimler sırasında, alt solunum yolarını korumak amacıyla şişerler ve direnç oluşturarak burun hava akımını azaltırlar. Bu durum aslında alınan havayı ısıtmayı amaçlar. Ancak bu durum kişide burun tıkanıklığı olarak belirti verir ve ağız solunumuna yol açabilir. Sağlık için ideal olan burun solunumu yerine ağız solunumu yapmak çeşitli boğaz ve alt solunum yolu problemlerine yol açabilir.

Burun akıntısı veya gözlerde yanma ve kaşıntı gibi şikayetler baş gösteriyorsa;

Alerjik nezleli hastalar klimalı ortama girdiklerinde, yani ani ısı ve nem değişimine maruz kaldıklarında, hasta olmayan bireylere oranla daha fazla burun tıkanıklığı, burun akıntısı veya gözlerde yanma ve kaşıntı gibi belirtiler gösterirler. Kronik sinüzitli hastalarda da benzer mekanizmalarla belirtilerde artma görülebilir. İnsan sağlığı için sıcaklığın 20-25ºC ve nemin %45-60 olması idealdir. Bu değerleri sağlayabilmek için veya konforlu bir ortam için klimanın yazın 20-21°C, kış aylarında ise 27-28 °C olarak ayarlanması uygundur.

Günümüzde klimasız bir hayat düşünülemez. Bununla birlikte özellikle burun, sinüs ve akciğer hastaları çok uzun süre klimalı ortamda kalmamalı ve klima bakımlarını ihmal etmemelidir.