Genel SağlıkHABERLER

KİMYASAL VE BİYOLOJİK SİLAHLARA KARŞI ALINACAK TEDBİRLER

Türk Tabipleri Birliği (TTB), kimyasal ve biyolojik silahlara maruz kalınması durumunda, evde ve dışarıda alınması gereken önlemleri belirledi.

Evde cam ve kapı aralıklarını sıkıca kapatın. Su ve yiyecekleri kapalı, sızdırmaz kaplarda tutun. Gaz maskesi yoksa ıslak bir havludan soluk alın. Tehlike geçtikten sonra giysileri çıkarın, bol su ve sabunla tüm vücudu temizleyin. Biyolojik silah kullanımında ise yetkililerin izni olmadan sebze, meyve, et, süt ve yumurta yemeyin. Ağızdan bol miktarda sıvı alın. Suları, dezenfekte ettikten sonra için, temiz olduğu bilinen yiyecekleri bile çok iyi pişirin.

Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) internet sitesinde yer alan “Kimyasal, nükleer, biyolojik savaş ve hekimlik” başlıklı yazıya göre, “kimyasal savaş ajanı” kullanıldığında, havada sis, yoğun ve fark edilir bir buhar bulunuyor, badem, sarımsak gibi özel ve değişik bir koku hissediliyor, uçaktan yayılan bir sis veya duman görülüyor, atılan mermi ve benzerlerinden çok az bir patlama sesi duyuluyor, çevrede kuşkulu yağ ve su damlacıkları görülüyor.

Kimyasal silah kullanıldığı, ani baş ağrısı, öksürük, burun akıntısı, göz yaşarması, görme bulanıklığı, bulantı, kusma, solunum güçlüğü, nefes darlığı ve göğüs ağrısı, ani kanamalar, ciltte kızarıklık ve kabarcıklar gibi belirti ve durumların görülmesiyle de fark ediliyor. Ayrıca, çevrede fare, sinek, böcek ölülerinin olması kimyasal bir gaz kullanılmış olabileceğinin işareti sayılıyor.

KİMYASAL GAZLARA KARŞI EVDE ALINACAK TEDBİRLER

Yazıda, kimyasal gazlara karşı evlerde alınacak tedbirler de sıralanıyor. Gerekli uyarı ve talimatlar radyo ile ulaşacağından her evde pilli radyo ve bol miktarda uygun yedek pil bulundurulması öneriliyor.

Evdeki kırık cam, kapı, yıkık pervaz gibi yerlerin mutlaka onarılması, cam kırılmasının önlenmesi için camların iç yüzeylerine kalın bantlar yapıştırılması, cam ve kapı aralıklarının sıkıca kapatılması gerekiyor.

Evle ilgili bu tedbirler alınırken, camı küçük, en büyük odanın bütünüyle hava sızdırmayacak özellikte düzenlenmesi, pencere kenarlarının sıkıca kapatılması ve bu odanın kimyasal saldırı halinde sığınak olarak kullanılması öneriliyor.

Evde bol miktarda çamaşır suyu, deterjan, yumuşak sabun bulundurulması, su ve yiyeceklerin kapalı ve sızdırmaz kaplarda tutulması, bunun için konserve yiyecekler ve cam kapların tercih edilmesi isteniyor.

“GAZ MASKESİ YOKSA ISLAK HAVLU”

Yazıya göre, evde alınması gereken diğer önlemler şöyle: “Giyecekler ve çatal, kaşık, havlu, bardak gibi ev eşyaları kapalı yerlerde ve bir çok kat naylonla sarılı şekilde bulundurulmalı. Kimyasal gaz kullanıldığından şüphelenildiği anda evdeki hava sızdırmaz odanın eşiğinin önüne kapı kenarını kapatacak biçimde, çamaşır suyu, yoksa sadece su ile ıslatılmış bir bez konarak kapı örtülmeli ve radyodan gerekli açıklama yapılmadan odadan çıkılmamalı. Varsa gaz maskesi ve benzeri koruyucu araçlar mutlaka takılmalı ve radyo veya benzeri yollarla uyarı verildikten sonra çıkarılmalı. Koruyucu araç yoksa ıslak bir havludan soluk alıp verilmeli. Çıplak yerler ve eller, eldiven, bez gibi az geçirgen maddelerle sarılmalı. Sarılmadan önce evde bulunan kil, un, pudra gibi maddeler serpilmeli.”

Ev dışındayken kimyasal bir silah kullanımına maruz kalınması durumunda ise hemen kapalı bölgelere sığınılması gerekiyor. Varsa koruyucu araç-gerecin takılması, gözlerin kapatılması, eller ve yüzün mutlaka elbise ile örtülmesi, havanın doğrudan değil, herhangi bir ıslak bezden solunması, yağmur yağıyorsa el ve yüzün ıslanmamasına dikkat edilmesi, kirli ellerin gözlere ve ağza sürülmemesi isteniyor.

Tehlike geçtikten sonra kirlenmesi mümkün giysilerin çıkarılması, bol su ve sabunla tüm vücudun temizlenmesi gerekirken, kirlenmiş elbiselerin de çamaşır suyu, bol su ve sabunla temizlenmesi öneriliyor. Yazıda ayrıca, “Başka yerlere gidilecekse, rüzgarsız hava beklenmeli” uyarısında da bulunuluyor.

KESİNLİKLE YAPILMAMASI GEREKENLER

Yazıya göre, böyle bir duruma maruz kalınmasının ardından yapılmaması gerekenler ise şöyle: “Çimler, otlar, ağaçlık bölgeler ve toprakta kalıntı bulunabileceğinden, çocukların buralarda oynamasına izin vermeyin. Kimyasal kirlenme riski olan su ve yiyecekler içip yemeyin. Kimyasal kirlenmenin mümkün olduğu yerlerde ellerinizi ağza götürmeyin. Alkol ve sigara kesinlikle kullanmayın. Kesin talimat gelmedikçe kapalı yerlerden çıkmayın, koruyucu giysileri çıkarmayın. Su birikintilerine basmayın.”

KİMYASAL SİLAHLARA MARUZ KALANLARA NELER YAPILMALIDIR?

Bazı kimyasal gazlar çok hızlı etki gösterirken, bazılarının etkileri zamanla artıyor ve saatler veya günler sonra ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle, maruz kalan kişilerin yakından gözetim altında tutulması gerekiyor. Maruz kalan kişinin üzerindeki giysilerin bir eldiven kullanılarak çıkarılması ve kişinin kirlenmiş ortamdan en kısa sürede uzaklaştırılması isteniyor.

İlkyardım gerektiren durumlarda mümkün olan ilk müdahalenin yapılması, kişinin en yakın sağlık kuruluşuna gönderilmesi gerekirken, gözlere kimyasal madde bulaşmışsa, gözlerin bol suyla yıkanması ve bir göz merhemi sürülerek gözün kapatılması öneriliyor.

BİYOLOJİK SİLAHLAR

“Biyolojik savaş ajanı”nın kullanıldığı durumlarda ise bitki ve hayvanlarda alışılmışın dışında belirtiler, bitkilerde anormal renk değişiklikleri, hayvanlarda ani ve aşırı sayıda ölüm, çevrede, normalde o bölgede görülmeyen mantarların ve böceklerin ortaya çıkması, insanlarda hızlı artan ateş, öksürük ve ishal görülüyor.

Biyolojik savaş ajanlarına karşı da şu tedbirlerin alınması gerekiyor: “Yetkililerin izni olmadan sebze, meyve, et, süt ve yumurta yemeyin. Ağızdan bol miktarda sıvı alın. Suları, dezenfekte ettikten sonra kullanın. Temiz olduğu bilinen yiyecekleri bile çok iyi pişirerek tüketin, çiğ yiyecekler yemeyin. Hastalananların yanına maske ve eldiven takarak gidin, kusmuk, balgam, dışkı ve idrarlarına dokunmayın, bunları kireç kaymağıyla dezenfekte edin. Radyodan yapılacak uyarı ve talimatlara aynen uyun. Bölgede görülen, aynı hastalık belirtileri gösteren fazla kişi bulunması, hayvanların ölmesi, bitkilerin renk değiştirmesi gibi alışılmış dışı durumları en yakın resmi kuruluşa ihbar edin.”